|
|
Ersun Yanal dersini çalışmamış!
Milli Takım'ı ve teknik direktör Ersun Yanal'ı Danimarka maçından sonra göklere çıkaranlar, tahmin ettiğim gibi Ukrayna yenilgisinden sonra yerle bir ettiler. Gerçekleri önceden teşhis edemeyip, sadece o günkü başarıya endekslendikleri için. Danimarka'daki maç yazımda ciddi saha içi arızalarımız olduğunu, rakibin en önemli silahı Gronkjaer'in atılmasıyla, 60 dakika 10 kişi oynadığını ve de bu süre içinde 45 pozisyon ürettiğini vurgulamıştım. Kolay pozisyon vermemizden ders çıkarmamız gerektiğini belirtmiştim. Hırsımız, yüksek tempomuz ve zor bir rakipten kritik deplasman puanı almamız artılarımızdı. Çok kritik Ukrayna sınavında ise şoke olduk. Çünkü Ersun Yanal dersini iyi çalışmamıştı . Öncelikle Yanal'ın kafasındaki takım tertibiyle, uygulattığı sistemin işlerlik kazanması tesadüflere bağlıydı. Dörtlü savunmanın ortasında Tolga ile Servet'in uyumları yeterli değil. Geriden oyunu başlatma yetenekleri de yok. Elde de bu bölge için fazla bir alternatif yok. Emre Aşık yeni yeni oynamaya başladı. İbrahim Toraman'ın durumu ortada. F.Bahçe'de Deniz veya Servet'in yanında Luciano oynuyor. G.Saray'da Song ve Tomas var. Trabzon'da da Erdinç ve Tolga . Ümit Özat futbolunun son dönemlerinde bek oldu. Deniz de bu görev yerinin özelliklerine sahip değil. Kısacası hiçbir zaman güven vermeyecek bir defans bloğu var. Günümüz futbolunda hele dörtlü savunma uyguladığınızda ön libero çok önemli . Şu anda en uygunu Hüseyin . Ama o da ideal bir ön libero değil. Takımın boy ortalaması çok düşük. Eğer Hakan Şükür kalitesinde olmasa da benzer yapıda bir forvetimiz olsa Yanal'ın tercihine itiraz etmeyiz. Ancak Hakan Şükür'ün kadroya alınmamasının hatalı olduğu görüldü. Ukrayna geride iyi gömülen, kalesine gelen yüksek toplarda az hata yapan bir takım. Bir de canlı örnek var. Dinamo Kiev, Trabzon'da ikinci yarıyı 10 kişi oynadı. 8 kişiyle kapandı. Trabzon pozisyon sıkıntısı içinde gereken tek golü bulamadı. Şimdi biz yine aynı ekole Fatih, Gökdeniz ve bir çok kısa oyuncumuzla yüksek toplardan gol bekledik. Ayrıca Ukrayna etkili kontratak yapan bir takımdı. İşte bu yapıdaki vasat bir ekibe, takım tertibindeki yanlışlar ve tedbirsiz taktikle kaybettik. Bir de madalyonun öbür yüzü var. Eğer ilk dakikada Nihat, o golü atsaydı rakip açılacaktı. Biz de moral bulup geniş alanı seven oyuncularımızla maçı kazanabilirdik . Buradan şu sonuç çıkıyor... Bu görüntü ve anlayışımızla rakip kim olursa olsun, bizim maçlar kapalı kutudur...
|