|
|
Çakal Carlos'u karısı anlatıyor
Bir dönem dünyanın en ünlü teröristi olarak bilinen Çakal Carlos'la cezaevinde evlenen Fransız Avukat Isabelle Coutant Peyre kocasını "merhametsiz" olarak niteliyor.
*** O her zaman merhametsiz biri
Bir dönem dünyanın en ünlü teröristi olarak bilinen Çakal Carlos cezaevinde Fransız avukatıyla İslami kurallara göre evlendi. Üç çocuklu ünlü bir avukat olan Isabelle Coutant Peyre acımasızlığıyla tanınan Carlos'la evliliğini anlattı.
Adam Çakal Carlos, 11 Eylül'e kadar yüzyılın teröristi diye anılıyordu. 1997'de Fransız gizli servisi onu Sudan'da yakaladı, müebbet hapis cezasına mahkum edildi. Bilanço kendi ifadesiyle şöyle: "Eylemlerde 1500'den çok, 2 binden az insan öldü. Ölenlerin en çok yüzde 10'u masumdu". En büyük düşmanı Amerika ve Israil, yola devrimci komünist olarak başlamış, sonra devrimci-müslümana dönüşmüş. Saddam Hüseyin için 'son Arap şövalyesi', Usame Bin Ladin için 'çok parlak ve ışıklı bir adam' diyor. Avukat Isabelle Coutant Peyre, Carlos'un önce savunmasını üstlendi, sonra eşi oldu. Ünlü bir avukat, üç çocuk annesi bir kadın, böylesine karanlık bir adamla niye nasıl evlenir? Isabelle Coutant Peyre'e sorduk, anlattı.
* Sizin için Carlos kimdir? O uluslararası bir siyasi kişilik, uluslararası siyasette en üst seviyedeki insanlarla yani devlet başkanlarıyla birlikte siyaset yapmış biri. Kuskusuz bulunduğu bütün ilkelerde devlet başkanlarıyla ilişkili oldu, tabii ki Hafız Esad, Kaddafi, Varşova Paktı üyesi ülkelerin devlet başkanları . Ama benim bilmediklerim de vardır.
* İkinci Dünya Savaşı'nda direnişçilere destek veren, Katolik, burjuva bir ailenin çocuğusunuz. Çok iyi bir eğitiminiz var. Üst düzey yönetici bir adamla evli, üç çocuklu bir kadındınız. Hayatınız normal seyrinde giderken, Carlos hiç isim olarak mesela yüzyılın teröristi olarak yaşamınızda oldu mu? Mesela televizyonda ona ilişkin bir haber izlemiş miydiniz? O herkesin aradığı ama asla yakalanamayan, herkesin kafasında bir şekilde canlandırdığı biri oldu yıllar yılı. Ben 28 yaşımda Jacques Verges'in bürosunda çalışırken karısı Magdelana Kopp'u savunmuştum. Ama onu hiç görmemiştim. Zaten resimleri yakalanana dek hiçbir yerde çıkmamıştı. Fransa'da tutuklandığında galiba bir polis gizlice çekti ve medyaya verdi, o fotoğraf çıktı. Bir de Carlos'un babasına cezaevinden yolladığı ama babasının Paris Match'a bedava verdiği fotoğrafı var.
* İlk karşılaşmanız nasıl oldu? Carlos cezaevindeydi adliyeye götürülecekti. Etrafı özel eğitilmiş polisler ve jandarmayla çevrili, üzerinde bordo ipek bir mont vardı. Elimi öperek selamladı. Cezaevi koridorunda içeri götürülecek, 'Siz de benimle gelin' dedi. Yani böyle 'Sevgili dostum buyurun siz de benimle gelin' der gibi, sanki böyle normal bir yerdeymişiz gibi. En çok şaşırtan da bütün bunları son derece sakin bir havada ve her şey zaten ondan sorulurmuş, o karar verirmiş gibi yapıyordu. Ben hayır, öyle görür görmez yıldırım aşkına tutulmadım, ama çok büyük bir ilgiyle izledim. Çünkü insanlarda bir cezaevi psikolojisi vardır. Ne yaparsanız yapın bu üzerinizde durur. Halbuki Carlos sanki başka bir alemdeydi. Sonra ona öyle söylendiği halde adliyeye gotürülmedi, mesela ona çok sinirlendi. Yani komikti her şey, öyle seyrediyorsunuz, her şeyi domine etmeye çalışan, durumu bizzat tayin eden bir adam rahatlığında! Hiçbir şey gerçek gibi değildi. Tabii ki karşılaştığı herkesi hemen etkileyen bir insan.
* Onunla nasıl görüşüyorsunuz? Tabii avukatı olarak görebiliyorum, ayrıca eşi de olunca biraz daha fazla görebiliyorum. Haftada üç kez gidiyorum. Paris'in dışında, yarım gün yola gidiyor zaten. Ama giriş çıkış her şey çok problemli. Bir seferinde parfümümü sokmama müsaade etmediler, adı da komik tabii "Kriminal Habis". Carlos cezaevinde izole yaşıyor. O kadar izole bir yaşam ki benden başka kimseyi göremiyor. Bazı insanlar vardır hiç iletişim kurmadan yaşayabilir. Halbuki Carlos siyasetçi ve iletişime ihtiyacı var. Ayrıca cezaevi koşulları çok kötü. Türk hapishaneleri kadar kötü! Belki de daha kötü. Zaten Aladdin Çakıcı Fransa'dan bu yüzden iadesini istedi en sonunda Türkiye'yi tercih etti (gülüyor). Siyasi suçlular her gün taciz ediliyor, tabii ki Carlos da, bir şekilde bir şeyle suçlanıyor, sonra disiplin cezası veriyorlar okuldaki gibi. New York Times'tan bir soru sorulmuş o da Fransa Adalet Bakanı'nın Amerikanın adamı olduğunu söylemiş, yazmış. Disiplin cezası aldı. O sinir sistemi olağanüstü dayanıklı biri ama fiziksel olarak sağlığı bozuldu ve 20 kilo verdi. İçeriyi görmedim, hücresini görmedim ama toplam 7 metrekare filan galiba. Yemekler tabii ki berbat tatlı, tuzlu, meyve hepsini birbirine karıştırıyorlar. Çok kirli bir yer Carlos çok titiz biri.
* Bazen hiç merhameti olmayan, acımasız bir adamla evli olduğunuzu düşünmüyor musunuz? Bütün o işlediği cinayetler, suçlar sizi etkilemiyor mu? Bazen merhametsiz değil Carlos, her zaman merhametsiz biri. Son derece soğukkanlı biri. Sinirlerini kontrol etmeyi 15 yaşında öğrenmiş. Ama bütün siyasetçiler kriminal o zaman. Siyaset dediğin bir savaş ve mücadele zaten. Yasallık izafi bir şey. Fransız direnişçileri de kriminaldi önceleri, savaştan sonra kahraman oldular. Bir sürü devlet başkanı var, önce cezaevinde olup, sonra devlet başkanına dönüşen. Bush da adam öldürüyor. Görüyorsunuz Irak'ı. Ben Bush'la evlenmezdim mesela. Bu kesin!
* Size her şeyi anlattı mi, bütün geçmişini? Hayır tabii ki, bir sürü sırrı var, gizli servisleri ilgilendiren. Ben her şeyi merak etmiyorum. Siyaset bir güç ilişkisi. Beni çok ilgilendirmiyor.
* Aileniz, çevreniz, çocuklarınız tepki göstermedi mi bu evliliği yapmanıza? Ailemden çok tepki görmedim. Tabii ki arkadaşlarım 'Aklını mı kaybettin' dediler. Eski kocam galiba çok iyi karşılamadı. Ama ailemle çok derin bir ilişkimiz var, beni anladılar. Çocuklarıma gelince, biri 'İyi bir fikir mi sence' dedi ama diğer ikisinden birisi için zaten Carlos bir kahraman. Diğeri de kabul ediyor. Benim sorunum Fransa devletiyle, bu evlilik yüzünden çok büyük baskı altındayım, izleniyorum, banka hesaplarım kontrol altında, avukat olarak bile sıkıntı çekiyorum.
* O avukatıyla evli. Ama siz müebbet hapis cezası almış biriyle evli bir avukatsınız. Hayır ümid ederim ki öyle biriyle evli değilim. Çıkacak bir gün, inanıyorum. İllegal olarak tutuklanıp getirildi, Fransa üçüncü ülke, Carlos Venezuellalı, çok istisnai bir durumu var. Mesela Öcalan gibi değil. Bütün hukuki yolları deniyoruz. Ve ben inanıyorum bir gün çıkacak cezaevinden hem de legal biçimde.
* Bir araya gelince ne konuşuyorsunuz, hem eş hem avukatsınız?Hediye alıp verebiliyor musunuz? Evet ben ona bir ajanda aldım, bir sefer de deri bir yelek. Parası yok artık. Her şeyine el konuldu. Ama benim alyansımı Cartier'den aldırttı bir dostuna. Havana tütünleri geliyor dünyanın dört köşesinden. Ne konuştuğumuza gelince, doğrusu önce avukatı olduğum için evlendikten sonra da hep avukatı olarak kaldım. İş konuşurken her şeyi unutuyorum sadece avukatına dönüşüyorum. Evliliğe gelince; tabii ki normal bir karı-koca yaşamı değil, sohbetler de öyle. Ama her şeyi konuşuyoruz. O bütün avukatlarının ona ihanet ettiğini söylüyor, ben öyle demiyorum tabii, meslektaşlarımı suçlayamam, ben sadece Fransız adaletini suçluyorum, bağımsız değil ne yazık ki.
Belkıs Kılıçkaya
|