|
 |
 |
 |
 |
|
Herkes mi oyuncu oldu herkes mi senarist
'Çemberimde Gül Oya'nın Yurdanur'u Özge Özberk, bir televizyon dizisinde rol almasına rağmen, hiç dizi izlemediğini söylüyor. Üstelik çekilen Türk dizilerine de hiç yakın hissetmiyor kendini. Özge, son zamanlarda ortada çok fazla oyuncu olmasından şikayet ediyor: "Nereden çıktı bu kadar insan?".
İlk olarak BKM oyuncularından biri olarak çıktı karşımıza. Ama o zamanlar şimdiki kadar bilinmiyordu yüzü... Daha sonra 'TV dizisi de neymiş!' diyenleri ekran başına adeta yapıştıran etkileyici bir dizinin; 'Çemberimde Gül Oya'nın en önemli karakterlerinden biri olarak çıktı karşımıza... Bakışları, masum gülüşü ve oyunculuğu ile bir anda dikkatleri üzerine çekti. Cosmopolitan dergisi, kasım sayısı için Özge Özberk ile 'Çemberimde Gül Oya'yı ve 'Özge'yi konuştu. Ve sağ-sol meseleleriyle ilgilenmeyen, hiç televizyon dizisi izlemeyen genç bir oyuncu çıktı ortaya...
'HER ŞEY SON ANDA OLDU'
* Dizi teklifini kabul ettim ve 3 gün sonra çekimlere başladık. Ancak dizi için asıl seçilme sebebim Selda Alkor ile olan benzerliğimdi. Deneme çekimi için uzun bir bölüm verdiler bana. Çağan Irmak beğenmiş oyunumu, kabul edildim. O sırada Ankara'da "Bana Bir Şeyhler Oluyor"un turnesindeydik. Son dakikada oldu her şey.
'SOL-SAĞ OLAYLARIYLA İLGİM YOK'
* O dönemle ilgili çok fazla bir bilgim yoktu ve çok fazla da ilgilenmiyordum. Dizi çekilmeye başlanmadan önce o dönemi yaşamış insanlarla konuştum. Senaryo gereği sol eğilimli bir gence aşık oluyorum ama gerçek hayatımda sol sağ meseleleriyle hiç ilgim yok, hiç bulaşmadım. Senaryonun dram olması beni etkiledi. Daha önce hep komedi oynamıştım. Bu dizi ile birlikte drama yönümü keşfettim. Rahat oynuyorum çünkü senaryo samimi, sözler ciğerinin köşesinden geçip içini sızlatıyor. Bir de beni dönem dizisi olması etkiledi. Daha önce yapılmadı çünkü. Hem çok riskli hem de çok cesurca. Kesinlikle bıçak sırtı bir dizi...
'SIRRIMIZ SAMİMİYET'
* Bu dizinin başarısının sırrı sanırım samimiyet. Çağan Irmak yazarken çok samimi, dokunaklı yazıyor. Türk toplumunun yapısında olan o duygusallığa dokunmayı iyi biliyor. Gerçi aşka bu dönemde pek rastlanmıyor ama o dönemde el ele oturmak, göz göze bakmak çok önemliymiş. O dönemi yaşayanlar anımsıyor, yaşamayanlara da ilginç geliyor.
'ÖZELİMİ GİZLİ TUTMAK İSTERİM'
* Kendimi aşk konusunda bir kalıba sokmuyorum Biraz popüler olma yolundaysak aşk konusunda gizli kalmak, özel hayatımı korumak gibi bir kararım var. Günde 10 kere telefon konuşmalı bir ilişki yaşayamam. 'Neredesin' lafları, kıskançlıklar beni çok rahatsız eder.
'BAŞARIM 10 SENEYE BAĞLI'
* 'Çemberimde Gül Oya'da başarı gösterebiliyorsam bu 10 senelik tecrübelerin etkisidir. Geçenlerde "Bana Bir Şeyhler Oluyor" oyununda üç saat içinde Pelin Körmükçü'nün rolüne hazırlanıp sahneye çıktım, bu gerçekten konservatuvardan mezun olmaya eş değer.
'HİÇ DİZİ SEYRETMİYORUM'
* Hiç dizi seyretmiyorum. 'Asmalı Konak' zamanında bir bölüm bile izlemedim çünkü çok sıkılıyorum, çok yavaş geliyor bana. Türk dizilerine kendimi çok yakın hissedemiyorum. Ancak çok dizi olduğunu ve hep yeni dizilerin başladığını görebiliyorum televizyonu açtıkça. 'Herkes mi oyuncu oldu, herkes mi senarist oldu, herkes mi kostüm tasarımcısı oldu?' diye düşünüyorum. Nereden çıktı bu insanlar, herkes bu anı mı bekliyordu? Bence bu iki sene içinde büyük bir elenme olacak, kalanlar sinemaya kayacak ve çok iyi işler olacak. Ben de iyi bir sinema oyuncusu olmak istiyorum...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
