Bu toprağın sesi türkülerimiz
İki haftadır sizlerden uzak kaldım... Ancak bu uzak kalışın son derece makul bir gerekçesi var. Makul gerekçenin adı Anadolu Ateşi... Eylül ayında Atv'de başlayacak dev bir prodüksiyon için hayal ürünü olmayan gerçek kahramanlar bulmak adına Anadolu yollarında tam 6 bin km kat ettik. On binlerce ses dinledik. Bu toprağın sesini bulmak için... Bulduk da. Her biri birbirinden cevher 16 yetenek atv ekranlarında televizyon seyircisiyle buluştuğu ilk andan itibaren Türkiye müzikal platformda bir devrime tanıklık etmiş olacak. Türkiye türkünün ne olduğunu ve nerede olması gerektiğini öğrenecek. Yarışmanın seçici kurulunda yer alan Arif Sağ hoca buna şöyle açıklık getiriyor. "Anadolu Ateşi ile ben en azından 4 ay bu ülke insanına türküyü konuşturacağım. İşte bu bana yeter..." Üstat "En azından" derken de mütevazı bir tavır sergiliyor. Günümüz popüler kültürü içinde yozlaşan müzikal değerleri bir kenara bırakıp böylesine kültürel bir misyona sahip çıkan ve bu projeye kapılarını açan atv'yi kutlamak gerekiyor. Açıkçası bu toprağın sesi olan türküye sahip çıkmak günümüzün beylik söylemi "Özel televizyonlar kültürümüze sahip çıkmıyor" şikayetine de çok önemli bir cevap veriyor. Sadece yapmış olmak için bir işi yapmaya çalışmak başka,başarmak ve yeni ufuklar açmak için yola çıkmak çok daha başka... İşte bu noktada Anadolu Ateşi'ni önemli ve özel kılan değerler neler? Bugünün kent kültüründe yeni jenerasyonun müzikal tercihinin bu ülke topraklarından ne kadar uzak olduğu muhakkak... İşte bu jenerasyon türkü ile belki de gerçek anlamda ilk kez tanışacak.
HOYRATTAN ZEYBEĞE Uzun havanın, kırık havanın, hoyratın, arguvanın, zeybeğin, Rumeli'nin ayrımına varacak. Jüri üyesi Arif Sağ gibi büyük bir üstat müzikal yorumlarıyla türkünün abc'sini öğretecek. Çünkü bu piyasada türkü söylediğini iddia edip albüm yapan o kadar çok mutant var ki. Türkiye'nin kompozitör kimliği olan ender orkestra yönetmenlerinden Turhan Yükseler yönetimindeki orkestranın ortaya koyacağı çok sesli tavır Anadolu türküsünün etnik değerinin aslında nasılda evrensel boyutlara ulaşabileceğini gösterecek.Türkü formunda bestelerle özgün müzik diye tanımlanan müzikal tavır arasında sıkıştırılan halk türküleri Anadolu Ateşi sayesinde albüm yapımcıları ve prodüktörlerinin iştahını kabartacak. Unkapanı plakçıları gerçek anlamda türkü albümü diyebileceğimiz projelerin peşine düşecekler. Bir de bu ülke 16 yeni yetenekle tanışacak... Türküyü hakkı ile yorumlayan ve geniş kitlelerin beğenisini kazanacak tam 16 yetenek. İçlerinden biri kazanacak ama emin olun hepsi başaracak. Neden mi? Hepsinin yüreğinde yer etmiş ve büyük bir aşk olmuş türkü... Ben bu yorumu yaparken henüz 16 finalist belirlenmemişti. O 16 finalist arasında olmaya aday her yarışmacıda gördüm aynı aşkı... İşte böylesine iyiler arasından seçilecek ve en iyiler çıkacak Türkiye'nin karşısına. Şimdiye kadar bu ülkede yapılan her ne kulvarda olursa olsun herhangi bir müzikal projeyle ilgili yorumlarımda yanılgıya düşmedim. Müzikal arenada kulağıma ve hislerime güvenim tamdır.
|