|
|
Kadınların hayran bakışları üzerine
Diyeceksiniz ki "Şimdi bunun motosikletçilikle ne ilgisi var?", bal gibi de var. İnsanların, hoşlandıkları şeylere hayranlıkla bakması doğasında vardır. Baktığınız; bazen bir obje, bazen bir çiçek, bir hayvan ya da bir insan olabilir ve bu bakışların nedeni ve yorumlanması kadınlarla erkekler açısından her zaman aynı değildir. Özellikle karşı cinse yöneltilen bakışlarda... Biz motosikletçiler pek çok insanın hayran bakışları ile sürekli karşılaşırız. Erkekler genellikle motorun fiyatını modelini, özelliklerini sorar; kadınlarsa soru sormaz ama hayran bakışlarını da asla gizleyemez. İddia ediyorum ki erkeklerin çoğu, herhangi bir ortamda bir kadının kendine baktığını farketmişse mutlaka bunu şöyle yorumlar: "Bu kadın benden hoşlandı, beni kesiyor." Hatta dozu artırarak, "Benimle yatmak istiyor' diye düşünür. Kadınlar erkeklerden farklı algılar, duygularını ve tepkilerini farklı ifade eder. Biz erkekler ise gerek güdülerimizin, gerek önyargılarımızın binlerce yıldır yarattığı afyonun etkisiyle onları anlamakta güçlük çekeriz. Şimdi gelelim işin motosikletle ilgili noktasına... Bugün Türkiye'de bir milyon 100 bin kayıtlı motosiklet var yani bu kadar insan motosiklete biniyor. Ama ben biliyorum ki en az yirmi milyon insanın gönlünden motosiklete binmek geçiyor. Bunların da en az yarısının kadın olduğuna inanıyorum. Türkiye'de erkek pilot kıtlığı varken Sabiha Gökçen göklerde uçmuş da, yurdumun kadını motosiklete binmekten mi korkacak? Ama kardeşim, yurdumun erkeğine aşılanmamış ki bu motosiklet kültürü, kadınım bu keyfe katılsın... Işıl ışıl motosikletlerimiz ve ruhunda farklılık, heyecan taşıyan herkesi etkileyecek motorcu kıyafetlerimiz ile bir yerlere gidiyoruz. Ambiyans tamam, havamız tamam, elbette herkesin dikkatini çekiyoruz. Güzel bir kadın hayran hayran bakıyor bana... Tanrı'ya şükür, elim ayağım düzgün, kılık kıyafetim, en önemlisi keyfim yerinde; gerçi biliyorum ki Brad Pitt ya da Antonio Banderas değilim. Üstelik bana bakan kadının yanındaki erkek benden daha yakışıklı ve sıkı duruyor. O kadın beni görür görmez benden hoşlanmış ya da aşık olmuş da değil; sadece temsil ettiğim ruh hoşuna gitti, o an sevdiği ile birlikte bende gördüğü özgür, maceracı, marjinal ruhu paylaşmak istiyor. Ben de o hoşlukla bakarak karşılık veriyorum ona. Burada aynı ruhu paylaşmanın bir büyüsü var sadece ve ben bunun farkındayım.
KADINLAR DAHA CESUR Ben biliyorum ki birçok kadın motosiklet kullanmak istiyor. Ama erkek arkadaşı ile bir hafta sonu geçirmek için ailesine, çevresine karşı kılıktan kılığa girip yalan söylemek durumunda kalan bir kadın nasıl motosiklet kullanmaya cüret etsin? Onlardan, yerleşik kurallara uymadığını düşündüğü farklı sevgilisini saklamak zorunda olan kadınlarımız bir de başlarına motosiklet sevdasını mı sardırsın? Yine de seviyorsan bir yolunu bulursun, kadınlar erkeklerden cesurdur. Töre cinayetlerinin hüküm sürdüğü bölgelerimizde canı pahasına sevdiğine kaçan yüzlerce kadın var... Sözüm, motosikletimle giderken hayran hayran bakan kadınlara. Nasıl sevdiğiniz erkeğe canınınız pahasına kaçıyorsanız, sevdiğiniz motosiklete ne pahasına olursa olsun bininiz, ertelemeyiniz! Haydi! Türkiye yollarında binlerce kadın motosikletçi olsun artık.
|