'Erdoğan'ın kafası karışık, Baykal net'
Pazartesi sabahı Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanı Mehmet Ağar'la birlikte 4 gazeteci, Tekirdağ'ın Malkara İlçesi'ne doğru yola çıktık. Malkara Belediye Başkanlığı'nın DYP'de olması sebebiyle, bu şirin ilçede, sıcak bir atmosferde yapılan mitingi izleyeceğiz. Zina ve Avrupa Birliği (AB) odaklı sohbet ve tartışmalar arasında geçen yolculuğumuzu Ağar'ın Anadolu izlenimleriyle renklendirdik. Türkiye'nin dört bir yanını gezen Ağar'da ciddi bir Anadolu birikimi oluşmuş. Ağar, muhafazakar kesimle kesinlikle diyalog kurulmasının elzem olduğunu, taleplerine cevap verebilmek için de onlarla beraber yaşamanın gerekliliğine inanıyor. Görebildiğimiz kadarıyla da, DYP muhafazakar kesimi tek başına AK Parti'ye bırakmak istemiyor. Bunun için daha somut adımlar atarak, sorunların üzerine Demokrat Parti (DP) mantığıyla gitmeyi hedefliyor. AK Parti'nin yaşadığı kimlik sorunu, iç ve dış yüz problemi, samimiyet ve meşrutiyet sıkıntıları DYP'de koz olarak algılanıyor. AB kapısında dahi Türkiye'nin içerde sağlayamadığı sosyal barışın etkilerini, son tahlilde 'Zina' hadisesinde görmek mümkün. İçerde aydın kesim diye sınıflandırılabilecek takımın, Anadolu'dan ve İslam'dan kopuk olması, zinde güçlerin sosyal barış diye bir kaygı taşımamaları AK Parti'nin kendi tabanına yönelik atacağı adımları güçlendiriyor. DYP bu boşluğu iyi gördüğünden, doldurmak üzere yola çıkmış. Benzeri tablonun liderlerin kafasında nasıl şekillendiğini Ağar'ın diyaloglarında gördük. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın ilişkilerde ve sohbette çok net olduğunu anlatan Ağar, ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kafasının karışık olduğunu, çeşitli dönemlerde benzer hadiselere farklı tepkiler verdiğini söyledi. İlginçtir, bir hafta önce Kazakistan'da Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı da, Türkiye'den gelen öğrencilerin kafalarının karışık, Kazak öğrencilerin ise daha duru olduğunu söylemişti. Yöneltilen sorulara, Türk öğrenciler cevabını bildiği halde, ortama göre cevap vermek için düşünürken, Kazaklar fazla hesaba girmeden doğal bir şekilde karşılık veriyorlarmış. Galiba bu kafa karışıklığına, Türkiye'nin zinde güçleri ve sistemi kendi vatandaşlarına güven vermeyerek sebep oluyor. Özetle; DYP cenahı stratejilerini net ve anlaşılabilir siyaset üzerine bina etmeye çalışıyor. Kırsalda etkin hale gelmek için vatandaşlarla birebir temasın önemli olduğuna dikkat çeken DYP'liler, son günlerde kendilerinin dahli olmadan yapılan anketlerden, oy oranlarının yüzde 20'ye yaklaştığını ifade ediyorlar. Malkara'daki miting meydanı ise siyasi heyecanın olmadığı bir döneme göre şaşırtıcı, taşıma vatandaş yok gibiydi. Halkın arasında takip ettiğimiz mitinge, halkın ilgisi, son yıllarda mazot ve gübre fiyatlarının artmasına rağmen, mahsullerinin yerinde sayması nedeniyle fazlaydı. 70 ton buğdaya bir traktör alınırken, şimdi 200 ton buğdayı parayı çevirmek gerekiyor. 1.2 kg buğday, bir litre mazota eşken, şimdi 5 kg buğday 1 lt mazot alabiliyormuş. Ağar mitingde; 'Halen daha Türkiye'nin kaynaklarını bir milyon kişi paylaşıyor,' dedi. Malkaralılar da şu cevabı verdi; Kasma Mehmet Şu Kıratın Gemini, Sür Meydana Millet Verir Yemini.
|