  |
|
Sunset'te Mehtaplı Geceler
Hafta sonu dolunayı Sunset Restoran'dan izleyin.
***
Ağustos mehtabının keyfi Sunset'te çıkar
Yılın en güzel mehtabını bugün ve yarın yaşıyoruz. İstanbul'da mehtabın en güzel izlenebileceği yerlerin başında da nefis yemekleriyle ünlü Ulus'taki Sunset Restoran geliyor. Şimdi tam zamanı.
İstanbul'da on yıldır hizmet veren restoranların sayısı iki elin parmaklarını geçmez. Büyük yatırımlarla açılan ve birkaç ay içinde kapanan restoranların sayısının daha fazla olduğunu söylersem abarttığımı sanmayın. Bu hafta size on yıldır güvenilirliği ve saygınlığı giderek artan bir restoranı tanıtmak istiyorum. Ulus Parkı'nın hemen yanında yer alan Sunset Restoran ve sushi bar burası. Sushi, menüye 1999 yılında alınmış. Aslında açıldığında konsept olarak Kaliforniya mutfağını seçmiş, ancak zaman içinde mutfaklar arası sınırlar biraz daha belirsizleşmiş. Bugün konsept uğruna aykırı yemekler sunmak yerine herkesi mutlu eden yemeklerin tercih edildiği görülüyor. Sunset'in en çarpıcı yanı, eşsiz konumu. Buradan iki Boğaz Köprüsü'nü de kapsayan eşsiz bir panorama önünüzde açılıyor. Yandaki Ulus Parkı'nın yemyeşil ve bakımlı görüntüsü de cabası.
ET YEMEYENLER DE DÜŞÜNÜLMÜŞ
Ancak Sunset gördüğü ilgiyi sadece manzarasına borçlu değil, kuşkusuz. Bunu, işlerini iyi bilen güleryüzlü garsonların sizi buyur ettikleri masanıza oturup, önünüzdeki şık servis takımlarına şöyle bir göz attığınızda da hemen fark ediyorsunuz. Yanda geniş bir sushi bar var. Buradaki Taylandlı sushi ustaları başlarını kaldırmadan sürekli çeşit çeşit sushiler hazırlıyorlar. Hangi saatte gitsem, tempolarını düşürmeden yaptıkları üretime bakılırsa, burada sushi yiyenlerin sayısı oldukça fazla. Ancak ben sushi menüsüne değil, restoranın ana menüsüne itibar edenlerdenim. Gerçi ana menüde Uzakdoğu mutfağından yansımalar yok değil. Örneğin Asya usulü dip soslarla sunulan tempura çeşitleri gibi. Bildiğiniz gibi tempura, Japon mutfağında bulamaca daldırılıp tavada kızartılan yemeklere verilen ad. Japon mutfağı ülkemizde de tanınmaya başladıktan sonra, tempura sayesinde bizde de tavalar eskisine göre daha hafifledi. Sunset'te "tempura" karides, kalamar ve karışık sebzeler son derece başarılı. Menüde et yemeyenler de düşünülmüş. Sebze tempura dışında mozzarella, parmesan peynirleri ve balzamik sosla tatlandırılmış fırın patlıcan, porçini mantarı yağı ve baharatlı yoğurt sos ile lezzet katılmış ızgara sebze tabağı bu türden yemekler. İçinde et bulunmayan makarna çeşitleri ve salatalar da eklendiğinde, çok zengin bir vejetaryen menüsü oluşuyor. Sunset'in yemeklerinde soslara önem verildiği hemen anlaşılıyor. Salatalar ya da başlangıç yemeklerinde bile basit malzemeler özenle seçilmiş soslarla adeta sınıf atlıyor. Aynı özeni ana yemeklerde de görüyorsunuz. Örneğin tane karabiberli bonfile dilimleri birçok restoranın menüsünde var. Ama garnitür olarak mısırlı patates püresi seçildiğinde, aradaki fark ortaya çıkıyor. Güneşte kurutulan tatlı kırmızı biberle doldurulmuş tavuk ise safranlı pilav ve karamelize ayva ile servis ediliyor. Menüde çift kalem kuzu pirzola adını görüp de iki kalem pirzolanın önünüze geleceğini sanmayın. Yan yana iki kalem pirzola ortak eti bırakılarak kesilmiş, yani üzerinde iki kaburga kemiği bırakılmış, tombul pirzola bu. Bu pirzolalardan üç adeti, yani klasik pirzolalardan altı kalemi bir porsiyonu oluşturuyor. Sunset'in porsiyonları çok bol. Bu nedenden dolayı da makarnalar tek başına ana yemek olarak yenilecekse tam porsiyon, eğer başka şeyler yemek isteniyorsa, yarım porsiyon ısmarlanabiliyor. Menüdeki etler birçok restorana örnek olacak kalitede. Etler iyice dinlendirilmiş, marine edilmiş ve en kalın parçalar bile istenen pişme derecesinde servis ediliyor. Sunset'in menüsü Türkiye'de alışık olmadığımız kadar zengin. 14 çeşit ana yemeğe ek olarak altı çeşit Türk mutfağından seçme yemekler, yedi çeşit de balık spesiyalitesi yer alıyor. Kısacası Sunset'e gelenler bir balık lokantasını aratmayacak balık yemeklerinin yanı sıra kuzu tandır, patlıcanlı incik kebap, beğendili kebap gibi Türk klasiklerini, zeytinyağlıları bulabiliyorlar. Böylesine zengin seçenek bulundurulmasının bir nedeni de pek çok işadamının yabancı konuklarını Sunset'te ağırlamaları.Yemeğin üzerine tatlı yiyecek hal kalmasa da 12 çeşit tatlı arasından hiç değilse biri insanı baştan çıkarabiliyor. Son yıllarda hiçbir restoranda rastlamadığım armut tatin, çok ender restoranda görülen profiterol, tarçınlı elma kıtırları, karamel ve vanilyalı dondurma ile birlikte servis edilen cevizli, çikolatalı brownie, tatlı sevmeyenleri bile kendine çeken spesiyaliteler. Sunset'in şarap menüsünde Kavaklıdere ve Doluca'nın ürünleri yer alıyor. Ancak şarabın adı dışında üretim tarihi ve üreticisi belirtilmemiş. Yabancı şaraplar daha özenli. Burada ülke adının dışında hem üretim yılı hem üreticisi, hem de üzüm çeşidi belirtilmiş. Şarap fiyatları oldukça yüksek. Yeni Dünya şarapları, menüde ağırlıkta. Servis personeli ise şarap konusunda eğitimli. Hemen hiçbir restoranda görülmedik biçimde müşteri bilgilendiriliyor, istekler doğrultusunda yönlendiriliyor. Sunset, üst fiyat kategorisinde şık bir restoran. Ancak fiyatlar yemekler ve servisinin kalitesi ile dengeleniyor. Belli bir kaliteyi tutturan restoranların on yıllarca başarıyla ayakta kalabileceklerine güzel bir örnek, Sunset.
Deniz Erbil
|
