Ümitsiz vakalar

Muhalefetteki siyasetçinin sığlığı, iktidardakilerin yüzeyselliğinden kötü. Hadi iktidardaki günlük hay-huy içinde işlerin köküne inemiyor veya inmek istemiyor, muhalif siyasetçinin gelişmeleri derinlemesine sorgulamamak için ne gibi bir mazereti olabilir?
Sayın Baykal bu muhalefet yüzeyselliğinin usandırıcı ve utandırıcı bir örneğini MİT üstüne kesip biçtiği ahkam ile veriyor:
- MİT-mafya bağı koparılmalı. MİT müsteşarının 'Çakıcı ile ilişkiyi kestik ' açıklaması sevindiricidir. Ama öyle anlaşılıyor ki Çakıcı, MİT ile ilişkisini kesmemiştir. Bu konu Çakıcı'nın tercihlerine ve takdirine bırakılamayacak kadar önemlidir..
O kadar mı.. Hepsi bu mu?
Ana muhalefet liderinin Hürriyet'e manşet olan bu cümleleri zorunlu bir cevabı kalıplaştırıyor:
- Öyle anlaşılıyor ki, Baykal yüzeysellik ile ilişkisini kesmemiştir. Bu konu Baykal'ın tercihlerine ve takdirlerine bırakılamayacak kadar önemlidir.
Olayın daha derinlemesine sorgu ve vurgu gerektiren başka bir sürü vahim boyutu var iken işi Çakıcı'ya düğümlemek, bunu yaparken şimdiki MİT yönetimini eleştirmekten sakınmak hatta söze dökmeden satır aralarıyla temennalar yollamak- bir demokrasi için ne büyük fukaralık Zaten halk bunun için değil mi ki, iktidardan önce muhalefetten umudu kesmiş bulunuyor..
Bir kere dünyanın kirli gizli servis gerçeğinden şu veya bu istihbarat örgütünü -ve tabii arada MİT'i de- arındırmak ne mümkün! Her gizli servis terör örgütü ile de, mafya ile de her zaman şu veya bu dereceden ilişki kurar.. Bizdekinden farklı olarak sıkı servislerde bu ilişkiler ustaca ve çok gizli yürütülür.. Onlarda kazara böyle bir ilişki medyaya sızacak olsa o zaman da en üst düzeyden kelle verilir..
Kural bu..
Gizli servisin varsa onun bir kısım kadroları kirli alanlarda mümkün olabildiğince temiz kalmaya çalışarak ülke yararına (?!) hizmet yürütmeye çaba harcayacak.. Burada mesele 'ülke yararı 'nın kimin takdir ve denetiminde olduğudur. Eğer gizli servisin faaliyetlerini yönlendirici nihai takdir ve denetim mekanizması seçimle işbaşına gelmiş kurul veya kurumlar değilse ortaya resmi bağlantılı istihbarat çetelerinin çıkması kaçınılmazdır. Böyle bir yapının da mafya ile ilişkisini kesmesini istemek ' mafya, mafya ile temas kurmazsa iyi olur ' demek kadar saçma bir beyan olur.
İki kere ikinin dört ettiği kadar kesindir ki;şu veya bu derecede gerçekçi ve geçerli bir demokratik yöntemle- halk adına iktidara gelmiş siyasi sorumluların takdir ve denetimine kapalı kaldıkları sürece gizli servislerin çeteleşmesi mukadderdir! Hatta devlet içinde devlet değil, devlet üstünde devlet olurlar..
İşe bu gözle bakabilecek muhalefet şimdilik hayallerimizde yerini korusun; iktidarın ' bırakalım birbirlerini yesinler, biz de rahat edelim ' hesabı da yeni bir fitne çıkarırsa kimse şaşırmasın. Bu vartayı atlatan ' istihbarat babaları ' şimdiye kadar çoktan istifledikleri ' siyasi şantaj malzemeleri ' ile yerlerini sağlamlaştırmak için karanlık hamleler yapmaktan geri durmazlar..