Kredi derecelendirme kuruluşu Moodys'in, Türkiye ekonomisine ilişkin risk analizi Ankara'da soğukkanlılıkla karşılandı. Standard and Poors'un not artırımının ardından Moodys'ten gelen, "Cari açık artışı, kırılgan ekonomik yapı ve maksi devalüasyon olasılığı" açıklaması, ekonomi yönetiminde önce şaşkınlıkla karşılandı. Ancak, ardından yapılan araştırmada, Moodys'in kurumsal değerlendirme yapmadığı, ülke analistine gönderilen bir dizi soruya verilen cevabın kamuoyuna yansıtıldığı görüldü. Memleketi Sivas'a giden Başbakan Yardımcısı Abdullatif Şener ve Fransa'da bulunan hazineden sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, danışmanları aracılığıyla Moodys'in iddialı yorumları sonrası piyasaların tepkisi hakkında bilgi aldılar. Bakanların, Moodys'in açıklamasını "abartılı" buldukları belirtildi. Türkiye'nin, 2005 yılı sonrasındaki finansman ihtiyacının, dünya petrol fiyatlarındaki artış eğilimi ile birlikte değerlendirildiğini kaydeden ekonomi kurmayları, şu değerlendirmeyi yaptılar: "Hükümet, proaktif davranak IMF ile yeniden Stand By Düzenlemesi yapacağını, daha ağustos ayının ilk haftasında açıkladı. Mali disiplin, yapısal reformlar ve borç stokunun azaltılması çabası yeni programın da öncelikleri olacak. Cari açık dikkatle takip ediliyor. Tüketimi frenleme önlemleri alınıyor. Bu nedenle kimse spekülasyonlara kapılmasın."