SABAH - 11/08/2004 - İbo'lu rüyalar

Şu an 11 Ağustos 2004 - Çarşamba tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Yazarlar

	Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	» Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Arşiv

	Etkinlikler

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	Cumartesi

	Aktüel Pazar

	Otomobil

	Sinema

	Çizerler

Google Arama

	Bu rüyaya doyamadık: 68-80
	İbo'lu rüyalar
	Protestocu şoku
	G.Saray sahada
	Yanal'dan destek
	ABD zor yetişti
	Şöhret yağmuru

İbo'lu rüyalar

Evlerindeki Dünya Şampiyonası bozgunu sonrası Olimpiyat altınını gurur meselesi yapan Amerikalılar'ın teknik ve taktik yüklemeyi tırmandırarak sürdürdükleri çalışma programının sonunu Türkiye'ye denk getirmesi basketbolumuzun global anlamda güçlü ve saygın konuma geldiğinin açık göstergesidir. Sezar'ın hakkını verelim, "Ligimizi kurtarmak, şeffaflık ve bunun gibi kavgalarımızı" askıya alarak bizi dünya devleri arasına sokanlara, başta Dev Adam Fabrikatörleri Efes Pilsen ve Ülker Kulüpleri sonda TBF (federasyon) olmak üzere tüm emeği geçenleri kutlayalım.
En iyi konumundaki 12 Dev Adam'la Avrupa Şampiyonluğu'nu ve Olimpiyat katılım haklarını kaçırmadan once Tanjeviç'Ii ismen önermiştim. Koçun dört maçlık performansı gösterdi ki, bu atama üç yıl önce yapılsaydı şimdi Atina'ya Avrupa Şampiyonu apoletiyle biz katılmış olacaktık.
Şampiyonluk rüya mı?
Geçmişe yanmayı bırakıp önümüze bakalım. Biz Eylül'de Avrupa Şampiyonu olma rüyası görebilir miyiz? İlk belirtilere göre Tanjeviç aşısı takımın üzerindeki tutukluk ve kontrollu basketbol oynama korkaklığını kaldırmış atmış. Devler zincirlerinden boşanmışlar. Bir diğer güzel haber de "Savaşan yedekler, boğuşmayan yıldızlar" safsatası müdebbir koçlukla ortadan kalkmış. "Savunma her şeydir" 1930 mantalitesi rafa kaldırılmış ve ulusal takımımız artık Avrupa kalibresinde fazla adamla oynayan, çok koşan, çok ve isabetli yediğinden fazla atmaya çalışan bir oyun anlayışına bürünmüş. Takım olması gereken ritm ve tempoya oldukça yakın. Böylece İbrahim gibi yıldızlarımız da parlama fırsatı bulabiliyorlar.
Gri noktalar da var. Pivotta ve oyun kurucuda sıkıntı sürüyor. Kerem Gönlüm, Fatih Solak ve Semih ile boyalı alanı domine etmek kolay gözükmüyor. Okur buraya kayacak ister istemez. O zaman iyi bir 4 numara gerek. Yokluğu gizemini koruyan Mirsad bana göre mutlaka lazım bu takıma. "Atan oyun kurucusu benim bu takımın" diyor Serkan.. Gelecek maçlarda off- guard Hidayet ile çok can yakarlar. "Şık şık eden nalçıdır iş bitiren kalçadır" diye boşuna dememiş eskiler. Gençler dolgu zamanları oynar ama zirve zirve kapasitesini kaldırabilecek aslar takımı şampiyonluğa taşırlar. Bogdan da catling (oyuncu bulma) çalışmalarını iki hafta sonra tamamlayıp esas oğlanlara artık karar verecek ve bizi 12 Dev Adam'lı güzel günlere taşıyacak.

ÜNAL ÖZÜAK