|
|
|
|
|
|
Turizm elçisi profesör
Dünya Bilimsel Tavukçuluk Derneği Başkanı Prof. Dr. Rüveyde Akbay, Türkiye tavukçuluğunu geliştirmeye çalışıyor. Prof. Dr. Akbay 44 yıldır mücadele veriyor.
1914 yılından bu yana dünyanın 82 ülkesinde faaliyet gösteren ve 10 binin üzerinde üyesi olan Dünya Bilimsel Tavukçuluk Derneği'nin başkanlığına, 44 yılını Türkiye tavukçuluğunu geliştirmeye adayan Prof. Dr. Rüveyde Akbay getirildi. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümündeki öğretim üyeliği görevinin yanı sıra kurul ve dernek üyelikleri görevini de yürüten Prof. Dr. Rüveyde Akbay, tavukçuluk sektörünün yakından tanıdığı bir isim. Derneğin başkanlık tarihinde bir Türk olarak ilk olmayı, bayan olarak ise ikinciliği elinde tutan Prof.Dr. Rüveyde Akbay, bunu başarmanın hiçde kolay olmadığını söylüyor. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu Tüm Avrupa, Amerika ve diğer kıtalardaki 82 ülkenin üye olduğu derneğin, dört yıl süre ile başkanlığını yürütecek olan Prof. Dr. Akbay, bu süre zarfında üye ülkelere ziyaretlerde bulunarak, bilimsel ve ticari anlaşmalara katkıda bulunacak. 25 yıl önce büyük çabalar sonucu, Dünya Bilimsel Tavukçuluk Derneği'nin Türkiye şubesini faaliyet geçirdiklerini anlatan Prof. Dr. Akbay, "O günden bu yana tavukçuluk sektörü için çalışmalarda bulunuyoruz. Türkiye'de tavukçuluk 80'li yıllardan sonra hızla büyüdü. Derneğin bu büyümeye olan katkısı gözardı edilemez" diyor. Bu yıl Dünya Bilimsel Tavukçuluk Derneği'nin 4 yılda bir düzenlediği 22. Tavukçuluk Kongresi'ne, 10-13 Haziran 2004 tarihleri arasında İstanbul'da ev sahipliği yaptığımızı hatırlatan Prof. Dr. Akbay, Türkiye'nin sesini duyurmayı başardıklarını belirtiyor: "1921 yılından bu yana süregelen ve bu sene İstanbul'da gerçekleşen kongre, 4 yılda bir oylama sonucu belirlenen ülkelerde düzenlenir. 2000 yılında İngiltere ile çekişmiş ve oylamayı kazanmıştık. Kongre için dünyanın 93 ülkesinden 3 bin 100 delege İstanbul'a geldi. Kongreye katılarak bilimsel tebliğ sunan bilim insanlarımız, literatürlerde isimlerini gördükleri bilimadamları ile tanışma fırsatı buldular. Sektördeki gelişmeleri ve yeni buluşları tartıştılar. Tüm bunların yanı sıra binlerce katılımcı için düzenlenen gezi, turlar ve sosyal aktiviteler sayesinde Türkiye'nin tanıtımı ve turizmi açısından iyi bir fırsat yakalamış olduk." 19 ÜLKE DOLAŞTI Tavukçuluk konusunda tüm dünyada çalışan uzmanların geniş bir şemsiye altında toplandığı Dünya Bilimsel Tavukçuluk Derneği çalışmalarında ön planda olmanın hiç de kolay olmadığını söyleyen Prof. Dr. Akbay, bunu sağlamak için sistemli çalışmalar yürüttüklerini söylüyor. Prof. Dr. Akbay, Türkiye'de kongre düzenlenmesini sağlamada ve kendisini başkanlığa götüren yolda yapılanları ise şöyle açıklıyor: "22. Dünya Tavukçuluk Kongresi'nin İstanbul'da yapılabilmesi için 8 yıl öncesinden çalışmalara başladık. Bu süre zarfında 19 ülkeyi ziyaret ettim. Düzenlenen kongre ve uluslararası bütün etkinliklere katıldım. Bu etkinliklerde Türkiye'yi tanıtıcı faaliyetlerde bulunduk. Film gösterileri yaptık, broşürler dağıttık hatta kurduğumuz standlarda kendi ellerimle Türk kahvesi yaptığım oldu. Türkiye'nin tavukçuluk anlamında dev adımlar attığına inanan üyeler, kongrenin İstanbul'da yapılabileceğine oybirliğiyle karar verdiler. Ardından benim dünya başkanlığına seçilmem gündeme geldi." Türkiye tavukçuluğunun teknolojik anlamda sorun yaşamadığını belirten Prof. Dr. Akbay, dünya standartlarında işletmelere sahip olduğumuzu vurguluyor. İleri ülkelerde uygulanan en modern teknolojileri kullandığımıza dikkat çeken Prof. Dr. Akbay, "Küçük kapasiteli işletmeler yerlerini entegre tesislere bırakıyorlar. Özellikle etlik piliçte anlaşmalı üretim modeli gittikçe yaygınlaşıyor. Son derece modern ve hijyenik kesimhanelerde işlenen tavuk eti her türlü standartı yakalıyor. Sektörün yaşadığı sorunlar, arz talep dengesinin ayarlanamamasından kaynaklanıyor" diyor.
M. Pınar Mercan MERKEZ
|
|
|
|
|
|
|
|
|