|
|
|
|
|
|
Devlete ihmal cezası
Türk hukukunda bir ilk... Özel hastanede ameliyatta ölen bir hasta için Sağlık Bakanlığı 300 milyar tazminat verecek
AB yolunda adaletten önemli bir adım. Türkiye'de ilk kez devlet, hastanelerdeki denetim görevini yerine getirmediği gerekçesiyle, tazminat davasında mahkoldu. Hem de faiz hariç 137 milyar lira gibi rekor cezayla...
"Kısa Drenaj Borusu Yüzünden Öldü" İstanbul 3. İdare Mahkemesi'nde görülen davayı, Özel Doğaner Hastanesi'nde guatr ameliyatında yoğun bakımda ölen Hatice Eşiyok'un yakınları açtı. Eşiyok'un, kısa drenaj nedeniyle kendi kanında boğulduğu iddia edildi.
"İdare Yasal Müeyyide Yetkisini Kullanmadı " Mahkeme, Sağlık Bakanlığı'nı "Hastaneyi zamanında denetlemedi, caydırıcı müeyyide uygulamadı" gerekçesiyle mahketti.
*** İbretlik ceza
İstanbul 3. İdare Mahkemesi, ameliyat sonrası yanlış tedaviyle ölüme yol açan özel hastaneyi denetlemediği için Sağlık Bakanlığı'nı tazminat ödemeye mahkûm etti '.
AB uyum sürecinde İstanbul 3. İdare Mahkemesi ilginç bir karara imza attı. Sağlık Bakanlığı, özel hastanede gerçekleştirilen bir ameliyat sonrası yoğun bakımda ölen bir hastanın yakınlarına, hastanedeki "denetim" görevini yerine getirmediği için tam 137 milyar lira tazminat ödemeye mahkum edildi. Eşiyok Ailesi'nin avukatı Cengiz Hortoğlu Sağlık Bakanlığı'nın Eşiyok Ailesi'ne faizleriyle birlikte yaklaşık 300 milyar lira ödeyeceğini belirtti. Sözkonusu tazminata neden olan olay 17 Ekim 2000'de gerçekleşti. Hatice Eşiyok İstanbul Aksaray'daki Özel Doğaner Hastanesi'nde guatr ameliyatı oldu. Yoğun bakıma alınan Eşiyok gece ağırlaştı. Ancak hastanede sağlık ekibi ve donanım olmadığından müdahale yapılamadı. Hastanın ölmesiyle sonuçlanan olaydan sonra Hatice Eşiyok'un eşi Ahmet Eşiyok'un şikayetiyle durum mahkemeye intikal etti.
Kanıyla Boğuldu Fatih Cumhuriyet Savcılığı tarafından yaptırılan incelemede Adli Tıp, ameliyat sonrası hastanın boğazına akan kanın dışarıya atılması için yerleştirilen drenajın kısa kaldığı bu nedenle hastanın kendi kanıyla boğularak öldüğünü belirledi. Bu arada Ahmet Eşiyok'un başvurusu üzerine Fatih 1. Asliye Ceza Mahkemesi de Özel Doğaner Hastanesi'ni bilirkişiye inceletti. İnceleme sonucunda hastanenin sağlık şartlarının çalışma koşullarına uygun olmadığı, doktor kadrosunun ameliyat yapmaya müsait olmadığı, buna karşılık ameliyat izni bulunduğu vurgulandı. Ayrıca hastanenin ameliyathanesindeki alet ve teçhizatın eski ve temiz olmadığı da kaydedildi. Olayın gazetelere yansıması üzerine İl Sağlık Müdürlüğü tarafından da incelemeye alınan Özel Doğaner Hastanesi mühürlendi. Hastane sahibinin mührü kırıp yeniden çalışmasının ardından da ruhsatı da iptal edilerek hastane tamamen kapatıldı.
Bakanlık Uyuyor Mu? Hastane sahibi ile doktorlar aleyhine dava açan Ahmet Eşiyok bu arada özel hastanelerin denetiminden Sağlık Bakanlığı'nın sorumlu olduğunu ileri sürerek kendisi ve iki çocuğu için maddi ve manevi tazminat talebiyle bakanlık aleyhine İstanbul 3. İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Olayda kendisine sorumluluk yüklenemeyeceğini savunan Sağlık Bakanlığı hastanenin işletmecilerini suçladı. Ancak davaya bakan İstanbul 3. İdare Mahkemesi ilginç bir tespit yaptı. İdarenin; hizmetin kötü, geç veya hiç yapılmaması durumunda kusurlu sayılacağını vurgulayan mahkeme, "Bir yerde hizmetin kalitesine dair bireyin beklentisi olup, bu kalitenin sağlanmamasında da hizmet kusuru mevcuttur" dedi. Kararda Sağlık Bakanlığı'nın hastaneyi 1981, 1991 ve 1996'da denetlediği, bu denetimlerde bir noksanlık tespit etmediği halde, olayın hemen ertesinde yapılan denetimde pek çok noksanlık bulunduğu hatırlatıldı. İdare mahkemesi kararında "manevi tazminatın zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi gerekmekte ise de takdir edilen miktarın aynı zamanda idarenin kusurunun ağırlığını ortaya koyacak bir oranda olması gerekmektedir" denilerek bu alanda da bir düşünce değişikliğine işaret edildi.
Nevzat ATAL / MERKEZ
|
|
|
|
|
|
|
|
|