kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Avrupai adalet

Avrupa Birliği'nin, Türkiye insanının yaşam kalitesindeki önemi Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi'nin dünkü kararıyla bir kez daha kanıtlandı. Kürtçe TV yayınıyla aynı güne denk gelen bu karar Türkiye'yi Avrupa'ya bir adım daha yaklaştırdı.
1994 yılında Meclis kapısında gözaltına alınıp, başlarından itilerek polis arabalarına sokulan, halkoyuyla seçilmiş milletvekilleri, 10 yıldır demir parmaklıklar arkasındaydı. Onları cezaevine gönderen kararı veren hükümetin Başbakanı Tansu Çiller, yargı kararıyla değil, halkın oylarıyla Meclis'in dışına itildi.
DEP'lilerin gerek gözaltına alınış biçimleri, gerek yargılanmaları ve gerekse haklarında verilen hüküm yurtiçi ve yurtdışında büyük rahatsızlıklar yarattı.
Bu vekilleri asker üyenin de içinde yer aldığı bir Devlet Güvenlik Mahkemesi yargılayıp mahketti. Asker üyeden arındırılmış bu DGM ise yeniden yargılamada Leyla Zana, Hatip Dicle, Selim Sadak ve Orhan Doğan'a özgürlük hakkı tanımadı.
Oysa bu karar Avrupa'da büyük yankı uyandırmış, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi "adil yargılama yapılmadığı" gerekçesiyle Türkiye'yi tazminata mahketmişti.
Yargıtay'ın bu kararı, geçmişin hatalarının kabulü bir bakıma.
Aynı zamanda Türkiye'nin önünde yepyeni bir ufuk açan bir karar bu.
Düşünsenize 1994'te doğan bir çocuk, doğum gününden ne kadar farklı bir ülkede yaşayacak. 1994'te vekilini Kürt olduğu için Meclis'ten ite kaka atarak bir demokrasi ayıbı işleyen Türkiye'den, Kürtçe'yi resmen tanıyan bir Türkiye'ye geldik.
1994'te bir yaşında olan bir bebek, yarı-demokratik, büyük oranda yasaklayıcı ve baskıcı bir ülkede emekliyordu.
Bugün 10 yaşına gelen o çocuk, demokratik, daha az yasaklayıcı ve baskıcı, Avrupa standartlarına bir adım daha yaklaşmış bir ülkede geleceğe güvenli adımlar atıyor.
Açıkça kabul etmek gerekir ki, bu değişimi sadece iç baskılar ve ülkenin kendi dinamikleriyle gerçekleştirmedik. Bunda Avrupa Birliği hayalinin rolü büyük oldu.
Yargıtay'ın bu kararı, Avrupa Birliği'ndeki Türkiye karşıtlarının elinden bir başka önemli kozu daha aldı. Kürtçe yayın, DEP'lilerin özgürlüklerine kavuşması, hukuki reformların önündeki uygulama engelinin de kalktığının bir kanıtı oldu.
Bundan sonra Türkiye ile ilgili kararın tüm sorumluluğu, başta Fransa olmak üzere Avrupa Birli- ği'nin üzerinde. Ya Türkiye'yi de içine alan, kültürlerin, dillerin ve dinlerin birleştiği dev bir birlik olacak ya da yeni çatışma olasılıklarına yol açan bir Hıristiyan Birliği olmayı tercih edecek.
Türkiye, bugün Avrupa Birliği'ne kabul edilen birçok ülkeden daha fazla değişim ve reform gerçekleştirmiştir.
O nedenle, ev ödevlerini yerine getirmiş, demokrasinin kalitesini yükseltmiş, yükseltme yolunda devam etme kararlılığını da kanıtlamış bir Türkiye'ye 'hayır' denilmesi tamamen siyasi bir karar olacaktır. Bu karar aynı zamanda Türkiye'nin gerilimlerini daha da azaltacaktır.
Yargıtay kararı vicdanları da rahatlatmıştır. Türkiye'de 10 yıl süreyle kimlerin cezaevinde kaldığı araştırılsa, DEP'lilerin çektikleri cezanın ağırlığı daha iyi anlaşılır.
Bu karar aynı zamanda DGM'lerin kaldırılmasının ne kadar doğru olduğunu da kanıtlamıştır. Devlet Güvenlik Mahkemeleri, adil olmayan yargılamanın sembolü haline gelmişti. Verdikleri kararların niteliği Yargıtay'ın dünkü kararıyla daha da iyi anlaşıldı. Avrupa Birliği hayali Türkiye'yi bu yapay yargılama sisteminden kurtardı.
Elbette bu karardan rahatsız olanlar, bunu Avrupa'ya verilmiş bir taviz olarak görenler çıkacaktır. Çünkü onların Türk insanının yaşam kalitesini yükseltmek gibi bir derdi yok. Onlar, 1930'ların Türkiye'sinde taşlaşmış kalmış.
Bu iktidar, kimi güçlü odakların direnişine, Türkiye'yi üçüncü dünya ülkesi olarak tutma çabalarına aldırmadan, halkın da tercihi olan çağdaş uygarlık yönünde güçlü adımlar atmaya devam ediyor.
Yargının da bu yürüyüşe güçlü bir biçimde katılması ülkemizi çağdaş uygarlık düzeyine daha hızlı taşıyacaktır.
Yargıtay'ın kararıyla bu sabah daha güzel bir Türkiye'ye uyandığımızı söyleyebiliriz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Teröre lanet...   / 14-06-2004
 Emlakbank olayı   / 11-06-2004
 Avrupai adalet   / 10-06-2004
 Özkan ve Yüce Divan   / 09-06-2004
 21 gram   / 08-06-2004
 Bir aktörün ölümü   / 07-06-2004
 TV ve reklamlar.   / 04-06-2004
 Şimdi ne olacak?   / 02-06-2004
 Bak şu konuşana!   / 01-06-2004
 SABAH, WAN'a niye katılmıyor?   / 31-05-2004
ERGUN BABAHAN
Yeni Basın Yasası
Yeni basın yasasıyla, basın tarihi çok...
ERDAL ŞAFAK
Temelsiz kaygılar
Avrupa Parlamentosu seçimlerinden sağ...
AHMET HAKAN COŞKUN
Gül'ün açtığı yol
Önce İslam ülkelerinin durumuna...
MANSUR FORUTAN
Tatil köyü ve asker ocağı arasında fark var mı?
İki gün...
MEHMET BARLAS
Tarzan daldan dala, gazete yazarı konudan konuya...
ALİ KIRCA
Avrupai durumlar!...
Perşembe gecesi Frankfurt'ta...
ÖMER LÜTFİ METE
Öcalan 'en büyük Kürt' kaldıkça
DÜN 'Bir kısmı bize...
REFİK DURBAŞ
Çankırı, üniversiteye hazır
SABAH Posta Kutusu'nda...
SAVAŞ AY
Bir dekan yardımcısının haklı isteği!..
Isparta Süleyman...
HINCAL ULUÇ
Dünya devleri arasında bir Türk!..
Monaco'da o ünlü...
Kadıköy'de 3-6-1
Kadıköy'de 3-6-1
İç saha maçlarında defansı üçlü kurmayı düşünen Alman teknik adamın...
Detroit şampi...88-80
Detroit şampi...88-80
Son 5 dakikaya 70-67 önde giren Pistons, 7-0'lık seri ile Lakers'ı...
Erdoğan ve Şahin'den DEHAP'a sert tepki
Erdoğan ve Şahin'den DEHAP'a sert tepki
DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın "Hükümet'e de örgüte de...
Ya herru, ya merru
Ya herru, ya merru
Muhalefetin imza kampanyası başlatması üzerine CHP lideri Deniz...
Türkiye'de Her 70 camiye karşılık sadece bir hastane var
Türkiye'de Her 70 camiye karşılık sadece bir hastane var
Erdoğan'ın ABD'de önerdiği, "Cami yerine hastane yapın" sözlerini...
'Şimdi boşanıyorum ama evliliğim hülle değildi
'Şimdi boşanıyorum ama evliliğim hülle değildi
Merve Kavakçı vatandaşlıktan çıkarıldıktan sonra apar topar...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.