| |
|
|
Temelsiz kaygılar
Avrupa Parlamentosu seçimlerinden sağ ve merkez sağ partilerin en büyük grup olarak çıkmaları, Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili karamsar değerlendirmelere yol açtı. Ancak bu yorumlar doğru değil. Her şeyden önce, Avrupa Parlamentosu'nda sağ en büyük grup oldu ama çoğunluğu ele geçiremedi. Bir ortak bulmak zorunda. Aynı olasılık ya da imkan ikinci büyük grup sosyalistler için de söz konusu. Üstelik tüm sağcılar bize karşı değil. Örneğin İngiliz, Yunan, İtalyan üyeler Türkiye'ye destek veriyor. İkincisi; her ülkedeki sonuçları ayrı ele almak gerekiyor. Örneğin Fransa'da seçmen iktidar partisi ve ortaklarının Türkiye karşıtı propagandalarına prim vermedi. Almanya'da Hıristiyan Demokratlar'ın birinciliği de yanıltmamalı. Çünkü onlar da oy yitirdiler. Ve en önemlisi, Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye ile görüşmelerin başlatılıp başlatılmaması konusunda görüş belirtme yetkisi yok. Bu konuda yetki, devlet ve hükümet başkanlarının oluşturduğu AB Konseyi'nde. Parlamento ancak müzakereler bittikten sonra, anlaşma onay için önüne geldiğinde tutum belirleyebilecek. Bu da en erken 10 yıl sonrası için söz konusu. Avrupa Parlamentosu o 10 yılda iki kez daha yenilenmiş olacak. Kuruntuları bir yana bırakıp AB Komisyonu'nun Ekim'de yayınlayacağı son Türkiye raporunu ve ona göre karar verecek Aralık'taki AB Konseyi'ni bekleyelim. Raporun ilk mesajı geldi bile. Dönem başkanlığının Hollanda'ya geçmesi vesilesiyle AB Konseyi'nin 17-18 Haziran'da Brüksel'de yapacağı zirvede yayınlanacak ortak bildirinin tasla- ğında bakın Türkiye için ne ifadeler kullanılıyor: "Aralık 2004'te kriterler yerine gelmiş olursa, AB geciktirme olmaksızın Türkiye ile görüşmelere başlayacak." AB liderlerinin kampanyadaki söylemlerden etkilenmediğine bundan somut kanıt olabilir mi? Ah, unutuyorduk; bildiri taslağında bir de Türkiye'yi Rum kesimini de Gümrük Birliği kapsamına almaya çağıran ılımlı bir paragraf var. Ancak parantez içinde. Anlamı: Zirve öncesi Türkiye, Gümrük Birliği'ni Rumlar'a da açarsa metinden çıkarılacak. Herhalde öyle bir beklenti var ki, parantez içinde tutuluyor. Ankara'dan bugün-yarın (Erdoğan'ın Brüksel gezisi öncesi) Rum kesiminin de Gümrük Birliği'ne dahil edildiği açıklaması gelirse, şaşmayın...
|