| |
Devlet hortumu!
İstanbullu okurumuz İdris Bey, bir faks göndermiş... Önce faksı okuyalım: "Ekte cep telefonumun 3. ve 5. ay faturalarını gönderiyorum. İncelenmesini ve bu konuda bir şeyler yapmanızı istirham ediyorum. Ben 660 milyon lira emeklilik maaşı alan bir öğretmenim. Ek iş yapmasam geçinebilmem mümkün değil. Günümüz koşullarında cep telefonu kullanmak zorundayız. Ekonomik durumu iyi olanlar için fazla etki etmeyebilir. Fakat bizim gibi dar gelirlilere çok büyük yüktür. Devletin ve Türkcell'in bu kadar ağır yükü sırtımıza yüklemesi haksızlık ve zulümdür. Bu ne biçim adalettir ki korunacağımız yerde soyuluyoruz. Allah aşkına nedir bu kesintiler? 1-Aylık hat ücreti (az da değil) 70.127.118 lira 2- Kullanım ücreti (buna sözüm yok) 118.575.828 lira 3- Diğer ücretler (bu ne?) 209.790 lira YASAL KESİNTİLER (yukarıdakiler herhalde yasal olmayan kesintilerdi) 1-KDV (yüzde 18) 34.004.292 lira 2-Özel iletişim vergisi (yüzde 25, Allah aşkına orana bakın) 47.228.184 lira 3- Diğer vergiler, harçlar, fonlar (nedir diğeri?) 737.500 lira. Devletin kazağına bakın. Toplam: 81.969.976 lira. 118 milyonluk konuşmada, 70 milyon lira Türkcell, 82 milyon lira da devlet kazıklıyor. Devlet, baba ya, baba kazığı acıtmaz, derler. Ama öyle acıtıyor ki ay sonuna kadar acısı geçmiyor. Şimdi soruyorum, Adalet ve Kalkınma neresinde bunun?" Daha bu birşey değil Emekli öğretmen okurumuzun mektubu böyle. Bizden, incelememizi ve birşey yapmamızı istirham ediyor. Lutfetmiş!.. Yahu biz bir garip gazeteci halimizle, böylesi bir "resmi tufayla" nasıl başa çıkabiliriz. Sadece okuyucu şikayetini seslendirebiliriz, vatandaş ayağını yorganına göre uzatsın diye... Hem bilinsin ki, daha bu vergiler bir şey değil. Arkası gelecek, hem de ne biçim. Bütçe açık veriyor. IMF, faiz dışı "artı" diye tutturmuş, hükümet de "okey" demiş... Ne yapacaklar, borçları döndürebilmek için? Vatandaşa yüklenecekler... Bu sütunda sayısız defa yazdım, yine yazıyorum. Hükümet, ne yaparsa yapsın, yüzde 70'lere varan dolaylı vergilerden vazgeçemez. Bu bir devlet hortumu olayıdır. Adını doğru koyalım. Az konuş, çok öde İdris öğretmen, bir önceki dönemde 19 milyon liralık konuşmuş. Hat ücreti yine 70 milyon... Bu, şu demek: İster konuş, ister konuşma, o hattı cebinde taşadığın müddetçe her ay 70 milyon lirayı bağıra bağıra ödeyeceksin... Bununla bitse ne ala... 19 milyon liralık konuşma sonunda, devletimiz 16 milyon KDV ve 22 milyon ÖTV vs olmak üzere 39 milyonu gene kırpıyor. 16 milyonluk konuşuyorsun, 40 milyon çarpılıyorsun... İsten konuş, ister konuşma, dedik ya... Ne yapılabilir? Ben bu yazıyı Marko Paşa'ya yazdığımı biliyorum. Aslında milletçe aynı kazığın üstünde oturuyoruz. Ama ben örneğin, mecburen telefon taşıyorum ama hayatta vıdı vıdı yapmıyorum. Devlet tarafından söğüşlenmeye sinir olduğum için. Arandığımda da karşı taraf yanmasın diye çok kısa konuşuyorum. O kadar ki benimle konuşan kendisiyle "küs" olduğumu zannedebilir. İdris hocaya, "denize at telefonunu, ebediyen kurtul" da diyemem. Çünkü telefon denizin dibindeyken bile, fatura gelmeye devam eder.
|