| |
|
|
Başbakan, dikkat!
Aşağıdaki yazıyı, Başbakan Erdoğan'ı uyarmak için yazıyorum. Küçük ama önemli bir detay var çünkü. Bildiğiniz gibi bankacı Erol Aksoy'dan geriye ne kaldıysa TMSF hepsine el koydu. Yalı falan da gitti. O yalının eski sahibi Nazlı Ilıcak, oğlunun gazetesinde şimdi, Erol Aksoy'a, "keser döner sap döner, gün olur hesap döner" kabilinden hatırlatmalar yapıyor, "Beni atar mısın yalıdan, işte şimdi de seni attılar" diyor. Bir nevi oh çekiyor. "Fikir işçi"lerinin yalı kavgaları sadece bizim medyaya özgü bir görgüsüzlük şeklinde tebarüz ediyor. Hayli eğlendirici...
Erotik kanal Bir grup gazeteci geçenlerde TMSF Başkanı Ertürk ve Bakan Şener ile yemek yemişler. Erol Aksoy'un şifreli kanalı Cine-5'e de devlet tarafından el konuldu ya, çok merak ettikleri bir konuyu sormuşlar Bakan Şener'e... "Efendim, devletin yönetimindeki Cine-5'de, erotik yayınlar devam edecek mi?" Bakan, bu bizim konumuz değil deyince, TMSF "devam edecek" demiş... İşte bundan sonra, gazete köşelerinde, yorumlar başlıyor sökün etmeye... Hürriyet'in "malum yazarı", tabii ki yine yorum birincisi! Efendim, Cine-5'te erotik yayınların devam etmesi halinde, belki de dünyada bir örneğine daha rastlanmayacak bir manzara çıkacakmış ortaya, devlet eliyle erotik yayın yapılmış olacakmış... Fakat, ayrıca da, bu olayın muhafazakar bir partinin, iktidarda olduğu bir döneme rastlaması Türkiye'nin kaydettiği aşamanın bir simgesiymiş!.. Demeye getiriyor ki, muhafazakar iktidarımız erotik yayın bile yapıyor, pes doğrusu! İlerlemek olursa işte bu kadar olur! Bir başka ifadeyle sinekten yağ çıkartıyor. Peki, burasını anladık diyelim. İyi ama... Bugün, Başbakan Erdoğan'ın, bir tv istasyonunda "erotik yayınlara" izin vermesini veya "mani olmamasını", Türkiye'nin ne kadar geliştiğine yorumlayan bir kafa, yarın Erdoğan iktidardan indiğinde... Bilfarz, bu yorumları yapan medyacılarla sürtüşmeye veya tartışmaya giriştiğinde...
Yarın ne derler? Mesela, iyice gözden düşüp, gücünü kaybettiğinde... Müthiş bir icat yoluyla, Türkiye'nin gelişmişliğine "delalet" ettiği ileri sürülen erotik yayıncılığın, o zaman Erdoğan'ın sırtına bir kambur olarak yüklenmeyeceğini kim garanti edebilir? Ya çıkıp, "Bu adam bir zamanlar erotizme bile izin vermişti" derlerse, ne cevap verecek siyasetçi Erdoğan? Ben ne aşırı kuşkucuyum ne de varsayımcı. Henüz başbakan değilken Tayyip Erdoğan'ı yerin dibine sokanların sonradan "Nobel barış ödülüne" aday gösterdiklerini görmedik mi bu memlekette? Gördük. Öyleyse bu ihtimal niye olmasın?
|