Reel faiz tırmanışta, yüzde 6.5'i tartışma zamanı çoktan geçti
Başbakan Erdoğan yüzde 6.5 olarak belirlenen faiz dışı fazlayı düşürmenin peşinde. Ancak mali piyasalardaki gelişmeler faiz dışı fazlayı düşürme treninin kaçırıldığını ortaya koyuyor. Bunun birden fazla nedeni var. * İlk neden Hazine faizlerinin yükselmesidir. Bitişikteki tabloda da görülüyor ki, faizler yükselmeye başladı mı, hemen bir ayda geri gelmiyor. Düşüşler de aynı. Nisan ayında yüzde 10.9'a kadar gerileyen reel faiz mayısta yüzde 15.7'ye çıktı. Reel faizler, iç borç stokunu etkileyen ve borçların sürdürelebilirliğinde dört temel faktörden biri. Faiz artışı belli süre sonra borç stokunun milli gelire oranını büyütebilir. Borç stokunun büyümemesi için büyüme ile faiz dışı fazla toplamının reel faizi geçmesi gerekiyor. Yüzde 6 büyümeye yüzde 6.5 faiz dışı fazla eklendiğinde yüzde 10'luk reel faiz geçilebilecek ve borç stoku küçültülebilecekti. Ancak olmadı. Bundan sonra ister istemez reel faizlerle borç stoku büyüyecek. * Dışarıdan ve içeriden finansman kaynaklarının yeni konjonktürle birlikte kısıtlanması diğer bir neden. Üstelik borçlanma maliyetleri ile faiz dışı fazlanın önemi daha arttı. * Kamu borçlarının yaklaşık yarısı döviz üzerinden olduğu için, kurların artışı borç yükünü artıracak. IMF Başkan Yardımcısı Anne Krueger de bunu ifade etti. * İş dönüp dolaşıp borcun kaderini belirleyen faiz dışı fazlada düğümleniyor. Faizlerin yükseldiği, kurun arttığı, mali piyasaların istikrarsızlaştığı, bir dönemde faiz dışı fazlayı indirmek değil, artırmak gerekiyor. Başbakan'ın gönlünden başka geçiyor, ama önümüzdeki dönemin tahribatını azaltacak temel araçlardan biri bu. *Sonuç- "Anahtarı deliğine bakarak yap" Kore Atasözü
|