| |
|
|
Duman'dan al haberi..
En keyifle okuduğum yazarların başında gelir Ertuğrul Özkök.. Bir de Sabah takıntısı ile kendi kendini yıpratmasa.. Hele o şirin pazar yazıları.. "Dört kişiydik, üçümüz bokserli" diye, Viyana seferlerini yazmış.. Zafer Mutlu, Mudo ile birlikte Cem Kozlu'nun Viyana'daki evinde kalmışlar.. Eşleri yanlarında yok.. "Fellini'nin o güzel filmindeki orta yaş danaların (Dananın orta yaşlısına öyle denmez ya, neyse..) haleti ruhiyesine bürüneceğiz.. Hani şu Rimini'de kuzeyden gelen turist kızların peşine düşen dört dana gibi olacağız.." Sabah kalkmışlar, hiçbirinde pijama yok.. Üçü bokserli.. Yani şort tipi iç donu.. Dördüncüde ne var, yazmıyor.. Pardon.. Arada bir Opera lafı var.. Donizetti'ye gitmişler de, ilk perde sonunda kaçmışlar.. Dedim ya, dünya şirini bir Ertuğrul yazısı daha..
*** Ayni pazar günü bu defa Vatan'da Selahattin Duman yazıyor.. İsim vermeden üç kafadarın "Opera" diye ilan ettikleri Viyana maceralarını.. İşte Duman'dan alıntılar.. "Bunlar Opera bahanesi ile yollara düşmüşlerdi ya.. Meğer bunların üşüştüğü tarihte Viyana'da Uluslararası Viagra Toplantısı varmış. Bilim adamından gazetecisine, iş adamından meraklısına, her ülkeden yüzlerce erkek oraya koşuşmuş." "Toplantıda dağıtılan beleş viagraları yutan o akşam Opera'da kıvır kıvır kıvranmış.. Birinci perdeyi bitirmeden dışarı atmışlar kendilerini.." "Ey İstanbul sosyetesinin talihsiz kadınları.. Kocalarınız şu sırada Viyana'ya opera dinlemeye gittiyse, otel faturalarına dikkatle bakın. Bir gecede en az beş film seyrettiklerini göreceksiniz.." (Hıncal'ın notu: Avrupa otellerinde gece Sibel Kekilli'nin sanat filmleri ilave ücretle gösterilir.) (Hıncal'ın asıl notu: Ertuğrul'un yazısı ile, Selahattin'in anlattıkları arasındaki benzerlikler tamamen tesadüften ibarettir. Filmlerin sonunda böyle yazar ya, ne olur ne olmaz diye..)
|