Türk İmajı
Yurtdışında iyi bir Türk imajının oluşturulmasına katkısı bulunanların sayısı çok fazla değil.
Yurtdışında yaşarken kendi ülkenizle ilişkinizin daha bilinçli bir hale geldiği kanısındayım. İtalya'ya geldiğim ilk yıllarda, Türkiye karşısında diğer Avrupalılardan daha sıcak bir yaklaşım sergilemelerine rağmen İtalyanlara kızdığım çok olmuştu. "Mammali Turchi" den (Eyvah Türkler Geliyor) tutun da 'Türk gibi sigara içmek', 'Türk gibi küfretmek'e kadar bir yığın olumsuz deyişlerin ardında saklanan önyargıları, bizi ve alfabemizi, Araplarla ve Arap alfabesi ile karıştırmaları sık sık tepemi attıran, ironik yanıtlar vermeme neden olan yaklaşımlardı. Hele hele bazı hanımların gülümseyerek kabul ettikleri "Siz hiç Türk'e benzemiyorsunuz" şeklindeki sözde iltifatın altında yatan bilinçsiz hakareti anlamamazlıktan gelmek mümkün değildi.
Buradaki gazetecilik tecrübelerimden edindiğim feed- back'ler çok farklı. Örneğin bir süre önce İtalya'nın kuzeyinde, Imperia'da röportaj yaptığım Yozgat, Tokat ve civarından İtalya'ya gelen Türk topluluğunun, Türkiye'nin imajına, yüksek olmayan eğitim düzeyine rağmen olumlu bir katkıda bulunduğunu gördüm. Yaşadıkları çevrede, kapalı bir topluluk olmalarına rağmen, çalışkanlıkları, dürüstlükleri ile tanınıyorlar. İnşaat sektörünün yüzde 30'nu ele geçiriyorlar. Bölge idaresi, İtalyan polisi kendilerine karşılaştıkları güçlüklerde yardımcı oluyor. Yaşadıkları sosyal çevreye zarar vermedikleri gibi ekonomiye de katkıları var. Bu İtalya'da müteasıp ama çevresiyle uyumlu Türk topluluğunun yarattığı bir imaj.
Olumlu imajın sadece moda defilelerinde ya da konserlerde yaratıldığı düşüncesi eksik bir düşünce. Bir de Fatih Terim gibi büyük bir antrenörün yarattığı bir imaj var. Bu aslında insanların kafasında var olan Türk imajına çok ters düşmüyor. Özü sözü bir, gururlu, biraz kibirli, bildiği doğrulardan şaşmayan ve bunları tartışmayan, sert mizaçlı bir insan imajı. Sanat alanında, bilimsel düzeyde bu imajı oluşturanlar da tek tük olsa da var. Yönetmen Ferzan Özpetek'in yarattığı imaj da çok farklı ve kesinlikle olumlu. Hatta Ferzan'ın İtalya'da, Türkiye'den daha çok beğenilip sevildiğini de söyleyebilirim.
Ferzan'ın filmlerinde de oynayan Serra Yılmaz da öyle. Türkiye'de görünce bakmayacağı Serra'dan İtalya'da adım başı imza istiyorlar. İtalyanlar'ın onunla konuşurken heyecanlandıklarını gördüm. Leyla Gencer gibi büyük bir sanatçıyı İtalyanlar zaten kendilerine mal etmişler. Bunca yıl içinde Türkiye'yi "aman bizi yanlış tanımasınlar" gayretiyle yanlış tanıtanları da gördüm. Bunlar da açık bir diyalog, tartışma, demokrat bir zihniyet yerine "bizim hiçbir problemimiz yok, inkar edelim, saklayalım imajımızı bozmayalım" düşüncesiyle yabancıları enayi yerine koyup "kapalı, köhne, geri kalmış bir toplum" imajı yaratırlar.
|