|
|
|
|
|
|
Migren tedavi edilebilir
Pek çok insanın yaşam kalitesini düşüren migren, sanılanın aksine tedavi edilebiliyor. Tıp dünyasında son yıllarda görülen büyük gelişmeler, migrenin çözümlenmesine olanak sağlıyor
Migren, başın genellikle bir yarısını tutan baş ağrısı tipidir. Halk arasında 'yarım baş ağrısı' olarak da isimlendirilir. Kamuoyunda çok sık düşünülen bir yanılgı; her türlü yarım baş ağrısının migren olarak nitelendirilmesidir. Halbuki yarım baş ağrısı başka pek çok sebebe bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Migren konusunda hastaları umutsuzluğa sevk eden diğer bir yanılgı; migrenin 'tedavisi imkânsız hastalıklar' grubunda değerlendirilmesidir. Hastanın böyle bir yanılgıya düşmesi bile, migrenin tedavisini imkânsız kılan psikolojik etkenleri artırır. Özellikle tıp dünyasında son yıllarda görülen büyük gelişmeler, migren tedavisinde umut vericidir. Migren tipi baş ağrısının geçici olarak durdurulması bile, önemli bir gelişmedir. Migren tek bir baş ağrısı tipi değildir; klasik ve sıradan gibi gruplara ayrılır.
HASTAYA ÖZEL TEDAVİ Her migren tipini diğerinden ayıran klinik özellikler vardır. Ayrıca, her migren tipinin tedaviye cevabı birbirinden farklıdır ve hastadan hastaya da farklılık gösterir. Bu nedenle, hastaların tedavi edilmemiş inatçı baş ağrısından yakınan hastaları görerek umutsuzluğa kapılmaları son derece yanlıştır. Migren genellikle 20- 40 yaşları arasında ve daha çok kadınlarda görülür. Baş ağrısının yanı sıra; bulantı, kusma gibi diğer belirtilerle birlikte seyreder. Klasik migren adını verdiğimiz migren tipinde, migren nöbetinden önce görme bozukluğu, göz önünde sinek uçuşması, ışık çakması, koku ve gürültüye duyarlılık gibi belirtilerin ön plana geçtiği bir dönem yaşanır. Bu dönemde hasta ağrının gelmekte olduğunu hisseder. Ağrının başlaması ile birlikte, bu belirtiler yatışır. Baş ağrısı 30-60 dakika içinde en üst düzeye ulaşır. Zonklayıcı bir özelliği vardır. Ağrı şiddetinin artması ile birlikte bulantı ve kusma başlar. Baş ağrısının yanı sıra; el ve ayaklarda üşüme hissi vardır. Hastanın rengi solar. Gürültü ve ışığa karşı duyarlı hale geldiği için sessiz ve karanlık bir odaya kapanmak ister. Bazı hastalarda migren nöbeti çok şiddetli olarak gelebilir. Hastalarda geçici görme bozuklukları, geçici felç bile görülebilir. Sıradan migrende ise, bu belirtiler daha az şiddette seyreder. Migren tipi baş ağrılarının başlamasında ve şiddetlenmesinde psikolojik etkenlerin rolü büyüktür. Çeşitli huzursuzluklar, stres, aşırı sorumluluk yüklenme, ailesel ve ekonomik sorunlar migrenin başlamasına, şiddetlenmesine ve sıklaşmasına neden olur. Migrenli hastalarda görülen bir durum; hastaların çoğunun çocukluk döneminde araba tutması, yüksekten ve karanlıktan korkma gibi sorunlar yaşamış olmasıdır.
BALON ŞİŞİRMEK İYİ GELİYOR Migren hastalarının çoğu başlangıç döneminde gelişigüzel alınan ağrı kesicilerle, ağrı geçiştirmeye çalışır. Bu, migrenin iyice yerleşmesine neden olur. Ayrıca, alınan ağrı kesicilere karşı 'tolerans' adını verdiğimiz, ilacın aynı dozda eskisi kadar etki etmemesi durumu oluşur. Hastaların çoğu bu aşamadan sonra hekime başvurur. Hangi ağrı olursa olsun, bir kez yerleştikten sonra durdurulması, başlangıç döneminde tedavi altına alınmasına göre daha zordur. Her hastalığın tedavisinde olduğu gibi, önce koruyucu tedavi uygulanmalıdır. Koruyucu önlemlerin başında; hastanın migren nöbetinin geleceğini hisseder hissetmez sakin bir ortamda dinlenmesi gelir. Birçok hasta, bu dönemde önlem alındığında rahatladığını belirtir. Bunun yanı sıra; hastanın balon şişirmesi, nefesini tutması da etkili olabilir. Migrenin en önemli özelliklerinden biri, migrene karşı ilaçların ağrı şiddetlenmeden alındığı taktirde etkili olmasıdır. Diğer önemli ilke, ilaçların bir süre düzenli olarak, ağrı olmasa da alınmasıdır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|