'Maliye Bakanı'nın oğlundan önceki akrabası' başlığıyla masaya yatırdığımız Kıbrıs Türk Hava Yolları (KTHY) Yönetim Kurulu Üyesi, eski Başkanı Zafer Yıldırım'ın bakan tarafından göreve getirilip, bazı vukuatları sebebiyle de istifaya zorlaması ve ayıplarının kapatılmasıyla ilgili yazıma değişik yerlerden çeşitli mesajlar geldi. Bakanın, mısırları tavuklara yedirirken kullandığı espri yöntemiyle izah edeceği bir malzemede elinde olmadığından bir cevabı da söz konusu değil. KTHY'de bakan korkusu ve koltuk sıcaklığı gibi sudan sebeplerden geçmişi karıştırmaları söz konusu değil. Bir de başlarında uçak alım işleri olunca, alengirli eski dosyalarla hiç uğraşamazlar. Şahsı adına ses verenlerden birisi KTHY Yönetim Kurulu Üyesi ve kendini patronun oğlu olarak tanıtan Hamdi Boyacı; 'Bugüne kadar bir çok kurum ve kuruluşta devleti temsilen görev yapmış bulunmaktayım. Devleti temsilen tek patronun devlet olduğuna inanarak hareket edenlerin daha fazla artması ve 'Patronun Oğlu' olması dileğiyle...' Nasıl bir izahat! Patronun oğluna yakışmış değil mi? Peki Hamdi Bey, devleti temsil ettiğin bu makamda, devletin hangi menfaatlerini korudun? Sen gelmeden önce bir sürü vukuatı olanlar hakkında neler yaptın? Hiçbir şey. Bu mantıkla devlet temsil edilir mi? Bence kimin oğlu olduğunu gözden geçir. Bir başka önemli yetkiliden gelen açıklama ve iddialar ise şöyle; "Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Zafer Yıldırım'ı kast ederek 'Bu çocuk ortada kalmasın bari THY Yönetim Kurulu Üyesi yapın' uyarısını bizlere yaptıktan sonra, THY nezdinde girişimde bulundu. Ama THY yetkilileri, bakanın bu ricasını neden kabul edemeyeceklerini kendisine anlattılar. Bakanın 'bu çocuk dediği adam' göreve geldikten bir ay sonra KTHY'nin 5 milyon USD parasını kendi takdiri ile bir başka bankaya kendi adına transfer ettirdi. Haberin duyulması üzerine sadece bir denedim diyerek, parayı KTHY resmi hesabına aktardı.' Patronun ve oğlunun dikkatine...