100'e yakın müfettiş, vakıfları incelemeye aldı. İddialara göre müfettişler vakıfları hallaç pamuğu gibi atmaya başlayınca yöneticileri bakanların kapısını dayandı....
22 Ocak 2004 tarihinde kabul edilen "Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun" ile birlikte Vakıflar Genel Müdürlüğü teyakkuz haline geçti. Yasanın, "Bu kanun yürürlüğe girdiği tarihten önce kurulan dernek ve vakıflar altı ay içinde dernek tüzüklerini veya vakıf senetlerini bu kanun hükümlerine uygun hale getirir, uymayan kapatılır" maddesinden hareket eden Vakıflar Genel Müdürlüğü bir hafta, on gün önce 100 kadar müfettişini Abant'ta topladı.
İddialara göre toplantıda bu durumdaki vakıfların tek tek incelenmesi istenerek, "kimsenin gözünün yaşına bakmayın" denildi. Bu toplantının ardından Türkiye genelinde incelemelerini başlatan müfettişlerin ortalığı hallaç pamuğu gibi attığı ifade ediliyor. Her biri değişik vakıflara dağılan müfettişlerin hazırladıkları raporların da arka arkaya Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ulaştırılmaya başlandığı kaydediliyor.
Yaklaşık bir buçuk ay önce çıkan söz konusu yasa her adımda ortaya çıkan "bağışların önünü kestiği için" olumlu tepki almıştı. Ancak söz konusu yasa özellikle Vakıflar Genel Müdürlüğü için farklı bir önem taşıyor. Çünkü yasada kapatılan dernek mallarının Hazine'ye, vakıf mallarının ise Vakıflar Genel Müdürlüğü'e intikal ettirilmesi karara bağlanmış durumda. Üstelik bu vakıfların çoğunun ciddi bütçeleri var. Bir çoğu da gayrimenkul zengini. Tüm bunlar alt alta konulduğunda Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün önümüzdeki dönemde mal varlığında patlama olasılığından bahsedilebilir.
HERKES ANKARA'DA Halen kamu bünyesinde Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı, Danıştay Hizmetlerini Güçlendirme Vakfı, Karayolları Vakfı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Güçlendirme Vakfı, BOTAŞ Vakfı, Polis Teşkilatını Güçlendirme Vakfı, Tapu Kadastro Personeli Yardımlaşma Vakfı, Milli Eğitim Vakfı gibi birçok vakıf faaliyet gösteriyor. Diğer kamu kuruluşlarının yanı sıra, bütün üniversiteler de birer vakfa sahip bulunuyor. İşte güçlü mal varlıklarına sahip bir çok vakfın yöneticisinin bugünlerde Ankara'yı kendilerine mesken tuttukları ifade ediliyor.
Bakanları dolaşan vakıf temsilcilerinin kapatmaların önüne geçmeye çalıştığı konuşuluyor. Hatta 10-15 değişik vakfın yöneticisinin toplu olarak bazı bakanlara gittiği ve söz konusu ağır denetimi şikayet ettikleri anlatılıyor.
