| |
|
|
Maliye ve İTO
Yazılarımızı takip edenler, maliyecileri ne kadar "sevdiğimizi" bilirler. Yüce devletimizin "para toplayıcıları" olmasaydı, ne kadar mutsuz ve bedbaht olurduk kimbilir. Fakat son duyduklarım beni endişeye sevketti. Ankaralı maliyeciler işlerini bırakıp, taksici olmaya hazırlanıyorlarmış. Taksicilerin 10 milyon lira gibi komik vergi verdiğini tespit edince şöyle demişler: "Bizi, bu kadar düşük gelirle nasıl geçinildiğini anlatıp, ikna ederseniz, o zaman biz de taksiciliğe başlarız." Maliyecilerin "taksicilik" yapmasına yüreğimiz dayanmaz. Onun için, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı serbest meslek sahiplerinin genellikle neden düşük gelir beyanında bulunduklarını aydınlatmak zorundayız. İşte size, İTO'nun (İstanbul Ticaret Odası) son esnaf, tüccar ve serbest meslek erbabı araştırmasının özeti: İTO'nun, 15 bin işyerine yönelik yaptığı araştırmaya göre, her 10 işyerinden 9'u, kamu kuruluşlarının yanlış ve karmaşık uygulamalarından şikayetçi. İşyerlerini en fazla rahatsız eden işlem yüzde 12 ile çok fazla ve gereksiz belge istenmesi. (Belge niye istenir biliyorsunuz!) Parasal konularda ise en büyük rahatsızlık "yardım ve bağış" gibi yasal olmayan ödemelerin yaptırılması. Hizmet sektöründe faaliyet gösteren işyerlerinde ise, "rüşvetsiz" iş yaptırılamadığı ön plana çıkıyor. Sorun yaşanan kurumların başında, ilçe belediyeleri ile Maliye geliyor. Bunları SSK, Bağ-kur ve TEDAŞ izliyor. Maliyeciler ikna olur mu bilemem ama galiba vaziyet şöyle: Birileri paraları, çeşitli nam ve isim altında önceden zaten topladığı için, iş sahiplerinde vergi verecek para kalmıyor. Bilmem anlatabildim mi?
|