| |
Ankara şovunun anlamı ne?
Sözü uzatmadan belirtelim.. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ın Ankara çıkarmasının bir tek anlamı var: Kıbrıs, iç politika malzemesi yapılmaya çalışılıyor.. Bazı partiler Kıbrıs'ı yerel seçim platformuna taşımak istiyor.. Bunu yapmak isteyenler kim? CHP, SP, BBP, MHP, İP, DSP.. CHP dışında esamisi bile okunmayan partiler.. Onların yanında ATO Başkanı Sinan Aygün de var.. Bu küçük partilerin siyasal görüşleri çok farklı ama Aygün dahil birleştikleri ortak bir nokta var.. Hepsi AB karşıtı.. Bu küçük partiler topluluğu ATO'yu kullanarak Denktaş'a gösteri yapma zemini hazırladılar.. Fırsat bu fırsat diyen Denktaş da bir dizi mesaj verdi.. Peki bu mesajlarını kime verdi? Kime karşı gövde gösterisi yaptı? Restini kime çekti? Rumlara mı? Annan'a mı? Kıbrıslı Türklere mi? Yoksa bizlere mi? Kıbrıs'ta çözüm isteyen, AB üyeliğini Türkiye'nin geleceği açısından çok önemli bulanlara mı? Mesaj kimeydi? Rumlarla yapılan müzakereleri zaten Denktaş yürütmüyor mu? Söyleyeceği her sözü söylemiyor mu? Söylüyor.. Hem Rumlara söylüyor, hem kendi halkına.. 1 Mayıs'a kadar çözüm beklemenin hayal olduğunu, plana imza atmayacağını, referanduma gidilirse de karşı çıkacağını açık açık söylüyor.. O zaman bir gövde gösterisine dönüşmesi planlanan bu şovun anlamı neydi? Kıbrıs neden iç politikanın kısır polemiklerinden biri yapılmak isteniyor? Neden Türk halkı da tartışmaya çekilmek isteniyor? Neden kutuplaşma yaratılmaya çalışılıyor? Kıbrıs'ta son günlerde ne oldu da böyle bir çıkışa ihtiyaç duyuldu? Yoksa Denktaş SP, BBP, MHP, İP ve DSP'nin ortak seçim kampanyasını mı başlattı? ATO'nun hazırladığı şovun hiçbir anlamı yoktu.. Çünkü direksiyonun başında Denktaş var.. Müzakere prosedürü de belli.. Devreye Ankara ve Atina da girecek.. Yine sonuç alınmazsa, son kararı Kıbrıslı Türkler'le Rumlar verecek.. KKTC dev bir ülke değil ki.. 140 bin seçmeni var.. Denktaş çıkar, halkına neden 'hayır' oyu vermeleri gerektiğini anlatır.. Ev ev, kapı kapı dolaşarak bile anlatır.. Buna zamanı ve imkanı var.. Önümüzdeki günlerde yaşayacaklarımız buysa, Türk halkına yönelik propaganda yapmanın bir anlamı var mı? Denktaş'ın güç almaya çalıştığı partiler halktan destek bulsalardı, bugün meydanlarda olurlardı.. Miting üstüne miting düzenlerlerdi.. Denktaş medet umuyor ama Türk halkı bu partilere dönüp bakmıyor bile.. Çünkü onlar artık tabela partisi oldu.. Seçmen onları defterden sildi.. Yıllardır dinlediğimiz hamasi sözleri bir kenara bırakalım.. Konuşacaksak somut adımları konuşalım.. İngiltere Dışişleri Bakanı Straw, 'Rumlar referandumda hayır derse, sadece Ada'nın güneyini temsilen AB'ye girerler' dedi.. Böyle bir olasılık, Türkiye'nin de KKTC'nin de yararına mı değil mi? O zaman ne olur? AB bölünmüşlüğü resmen kabul etmiş mi olur? KKTC tanınmış sayılır mı? Bu ve bunun gibi olasılıkları konuşacağımıza, hala birbirimize 'nutuk' atıp duruyoruz..
|