Yatıp kalkıp Alman Hıristiyan Demokrat Birliği lideri Angela Merkel'e dua edelim. Türkiye gezisi ve "Gelin imtiyazlı ortaklığa razı olun" önerisi ekmeğimize tam anlamıyla yağ sürdü. Çünkü AB yetkilileri ile üye ülkelerin yönetimlerini, 1999 Helsinki ve 2002 Kopenhag zirvelerinde Türkiye'ye verilen perspektiften ve tam üyelik sözünden dönülemeyeceği güvencesini tazelemeye zorladı. Ayrıca Almanya'da önemli seçmen grubu ve ciddi baskı unsuru olan Türk toplumunun ayaklanıp, Hıristiyan Demokratlar'ı silkelemesini sağladı. Bu partinin 13 Haziran'daki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Türkiye'yi "malzeme" yapması imkansız hale geldi. Ve nihayet Pazar günü Ankara'ya gelecek Almanya Başbakanı Schröder'in Türkiye'ye desteğini daha net ve güçlü tekrarlaması için gerekli ortamı yarattı. Zaten bunun ilk işareti dün verildi. Schröder bu gezi nedeniyle Almanya Büyükelçiliği'nin hazırladığı özel bültene yazdığı önsözde "Türkiye'nin AB'ye giden yolunu inançla destekliyoruz" dedi. Kısacası, Merkel isteyerek ya da farkında olmadan yeni bir dinamik yarattı. Sağolsun...