Dövizde neler yaşanıyor?
Yılbaşı geçildikten sonra döviz kurundaki gerileme yeniden belirginlik kazandı. Merkez Bankası önce ihaleler yoluyla döviz alımını yeniden başlattı. Kıbrıs'ta çözüm yolunun sürpriz şekilde aralanmasının yarattığı olumlu ortamda doların 1.3 milyon liranın altına inmesiyle Merkez Bankası doğrudan müdahale de yaptı. Bu, 25 Eylül'den beri ve 3.5 aylık aradan sonra dövize doğrudan yapılan ilk müdaleydi. Müdahalenin güçlü yapıldığını da miktarının 1.2 milyar doları aşmasından anlıyoruz. Bugüne kadar Merkez Bankası 25 Eylül'de 1.5 milyarla en büyük alımını yapmıştı.
*DTH'da 1 milyar $ azalma- Dövize yapılan bu müdahale bir arz fazlalığını gösteriyor. Yılbaşından bu yana arzın artışı ya yurt dışından, ya yurt içinde bankaların açık pozisyona yönelmelerinden veya portföy değişmelerinden kaynaklanıyor olmalı. Yurt dışından güçlü bir giriş henüz yok. Yurt içinde kayda değer bir portföy değiştirmesinden de bahsetmek zor. Döviz hesaplarında bir azalma görülüyor. Ocak ayında döviz tevdiat hesaplarından 1 milyar dolara yakın bir çözülme meydana gelmiş. Bitişikteki tabloda yer aldığı gibi, DTH'ların miktarı 48.8 milyar dolardan 47.9 milyar dolara indi ve uzun bir süreden sonra ilk kez bu oranda bir azalma oluyor. Bu da dolar bazında yüzde 1.7'lik düşüşe denk geliyor. Döviz hesaplarında TL bazındaki azalma ise kurun gerilemesinden dolayı yüzde 7.2'yi buluyor. Ancak bu azalma, TL'ye geçişi göstermiyor. Ocak ayında vadeli TL mevduatlarında yüzde 16'lık bir sıçrama var ama bu da İmar Bankası için 7.5 katrilyonluk ödemeden kaynaklanıyor. Yani TL mevduata güçlü bir yönelme henüz yok.
*Eurobondlar etkili- O zaman geriye DTH sahiplerinin ocak ayı içinde iki parti halinde çıkarılan eurobondlara geçişi kalıyor. Biri 1.5 milyar dolar, diğeri 1 milyar euro olan eurobondlara her zamankinden fazla yerli yatırımcıların talep gösterdiği biliniyor. Özellikle alıcılar arasında yerli kişisel tasarruf sahiplerinin bulunması bunu doğruluyor. Yani yurtiçinde döviz mevduat hesabı olanlar, yıllık yüzde 2-3 faiz yerine yüzde 7-8'lik eurobond faizinden yararlanma yoluna gittiler. Bu iki yatırım aracı arasında kişisel tasarruf sahipleri için tek fark, eurobond yatırımında beyan zorunluluğunun doğması. Dolayısıyla döviz mevduat hesaplarında uzun bir aradan sonra meydana gelen 1 milyar dolarlık azalış, daha çok eurobonda yönelişten, yani dövizden hesabından dövize cinsi Hazine kağıdına geçişten kaynaklandı.
*Pozisyon açma fırsatı- Önceki günkü yüklü müdahaleyi gerektiren döviz arzında ise durum biraz farklı. Normalde Kıbrıs işi rıskli idi, sürpriz şekilde iyi gitti. Bankaların da pozisyon açacak rahatlıkta bilançoları ve mart sonunda bilanço açıklamalarına kadar bu pozisyonlarını kapatacak zamanları vardı. Merkez Bankası'nın 1 milyar doları aşan alımına yol açan döviz arzının kaynağı da bu olabilir. Tıpkı 25 Eylül'de olduğu gibi. Piyasa fırsatını buldu mu, parasını kazanmak istiyor. * Sonuç- "Nereye gidersen git, alışkanlıkların da seninle gelir" W. Edish
|