| |
Gül'e Polonya soruları
Pazartesi saat 21.10... Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, yorucu bir günün ardından otele yeni dönmüştü... Odasına çekilip, ertesi güne hazırlanacaktı. Ama Nazlı Ilıcak, Fikret Bila, Fuat Bol ve bize gündüzden verilmiş sözü vardı. Bir süre konuşacaktık. Sohbette ilk söz Kıbrıs'tan açıldı. Gül bu konuda bir şey söylemek istemiyordu. Biz ısrar edince şöyle dedi: - İyi niyetle gittiler... Ümit edelim ki herkes birbirine anlayışlı, saygılı, iyi niyetli davranır... Ve inşallah oturup, mutabakata varırlar, müzakere Ada'ya taşınır... Sabırla beklemek lazım. - Sayın Bakan... ABD'de mutabakata varılmazsa... "B" planınız var mı? - Her şey olur... Şu anda önümüzde ne varsa onunla uğraşıyoruz. - Kıbrıs konusunda sonuç alınamazsa, AB üyeliğimiz hangi ölçüde etkilenir? - Kıbrıs'ı AB'nin şartı olarak görmüyoruz... Kopenhag Kriterleri belli... Tabii Kıbrıs'ta bir anlaşmaya varmanın, AB konusuna katkısının olacağı kuşkusuz... Ama şart değil.
DOKUNULMAZLIK Abdullah Gül'e "dokunulmazlık" da soruldu. Tabii bu "genel bir soruydu." Ama Gül "hemen üzerine alındı." Ve şöyle dedi: - Benim dokunulmazlığımı kaldırsınlar... Bu konu iki dönem önce geldi... Partim azınlıktaydı... Komisyona gittim, takdir sizindir dedim... Kaldırmaya gerek görmediler... Yine çağırırlarsa giderim. - Sayın Bakan... Konu genel... Yani dokunulmazlıkların Batı parlamentolarındaki sınırlara çekilmesi... Bu yönde bir düzenleme olacak mı? - Türkiye'yi her yönüyle, her kurumuyla değiştirmek lazım... Yani topyekreform... Bunda da çok hızlı gitmek gerek... Yargı reformu da bunun bir parçası... Ama tutup tek şeye odaklanmak, tek konuya kilitlenmek yanlış.
CEVAPSIZ SORU Varşova'daki görüşmeleri sırasında Polonya Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e sormuş: - Türkiye'ye ne kadar yabancı sermaye geliyor? Abdullah Gül "duymazdan gelmiş." Polonya Dışişleri Bakanı: - Bize 80 milyar dolar yabancı sermaye geldi... 2003'te 10 milyar dolar bekliyorduk... Fakat 6 milyar dolar geldi... Buna çok üzülüyoruz... Size ne kadar geliyor? Gül'ün yanıtı: - Bize maalesef çok az geliyor.
BÜROKRASİ Polonyalıların "yabancı sermaye soruları" Abdullah Gül'ü hayli üzmüş. Zira yabancı sermaye konusu Türkiye'nin "aşamadığı sorunlardan." Gül, bizlere dedi ki: - Bir yabancı sermaye şirketi dört, beş ayda kurulabiliyor... Ve 26 imza gerekiyor... Şimdi bunu bir güne ve üç imzaya düşürdük. - Sayın Bakan genel olarak bürokraside değişime karşı bir direnç var mı? - Bürokrasi direnebilir ama ne yapacağını bilen bir siyasi irade ve kadro her şeyi yapar... Suçu bürokrasiye atmanın anlamı yok... Bürokrasi, kararlı siyasi liderlik görürse engel olmaz, destek olur.
DEĞİŞİM Gece sohbetinin son konusu "değişim"di. Abdullah Gül: - Transformasyon kolay olmuyor... Genel bir anlayış, mutabakat, uzlaşma sağlanırsa, değişim sancısız olur... Büyük çoğunluğa sahip iktidarımızın bu bağlamda başka sorumluluğu da var. - Ne gibi? - Meclis çoğunluğunu bir dikta olarak kullanmama hassasiyetimiz var... Yani hükümetimiz dediğim dedik, ben istediğimi yaparım imajı, havası yaratmak istemiyor... Hem vaatlerimizi gerçekleştirmek ve hem de bunları uzlaşı içinde yapmak arzusundayız... Hep iktidar gibi değil, muhalefet gibi de düşünüyoruz... Seçim beyannamemiz bir hükümet programı titizliğinde hazırlandı... Programı uyguluyoruz... Bazı şeylerin önceliği var... Bazı şeylerin zamanlaması var.
ARKASI YARIN Polonya'ya pazar akşamı geldik. Ve dün gece Ankara'ya döndük. Dönüş yolunda Abdullah Gül ile yine değişik konuları konuştuk. Onları da yarın yazacağız.
|