|
|
Daum çok hata yaptı
Fenerbahçe her sene olduğu gibi bu sezona da bol para harcayarak yaptığı yerli yabancı transferlerle iddialı girdi. Teknik patron olarak da takımın başına büyük ümitlerle Daum getirildi. Benim kafamda Daum ile ilgili olumsuz soru işaretleri vardı. Çünkü Beşiktaş'a ikinci gelişinde başarısızdı. Sürekli sistemle ve futbolcuların görev yerleriyle oynamıştı. Maçlar içinde taktik ve oyuncu değişikliklerinde sadece kendisinin inandığı maceralara girmişti. Fenerbahçe'nin yeni ve hassas bir kadro yapısı vardı. Daum'un Beşiktaş'ta yaptığı yanlışları tekrarlaması halinde işlerin iyi gitmesinin mümkün olmadığını vurguladım. Bir kritik konu daha vardı. Daum, F.Bahçe'ye dörtlü defans uygulatıyordu. Alman hoca uzun seneler üçlü defans uygulattığından dörtlü defansın ruhunu tam olarak bilemezdi. Daum'un muhtemel teknik adam yanlışları ligin ilk yarısında gündeme geldi. Taşlarla sürekli oynadı. Tuncay ve Serhat'ı yapılarına ters düşen ileri ucun kenarlarında görevlendirdi. Bunda da ısrarcı oldu. Dörtlü defansta ön libero büyük önem taşır. Selçuk mu, Ümit Özat mı tam karar veremedi. Zaman zaman da çift ön liberoya geçti. Bazı maçların ikinci yarılarında skoru değiştirmek için çok riskli, gereksiz oyuncu değişiklikleri yaptı. Adeta orta sahayı boşalttı. Ama rakipler bu elverişli ortamı çoğu zaman değerlendiremediler. Rize karşısındaki Yusuf, Ümit Özat, Mahmut Hanefi'den oluşan orta saha ile Samsun maçında Tomas, Servet, Luciano, İsmail'den kurduğu defans bloğu hiçbir mantıkla bağdaşmayacak cinstendi. F.Bahçe tek kulvarda mücadele etmesine rağmen Şampiyonlar Ligi'nde zor grupta birbirinden ağır 6 maç yapan ve son karşılaşmaya kadar hedef kovalayan Beşiktaş'ın çok fazla gerisinde kaldı. Hem de Van Hooijdonk'un beklenenden fazla katkılarına rağmen. Ben şahsen Feyenoord'un oturmuş makine gibi oyun kurgusuna alışmış, yaşı ilerlemiş Van Hooijdonk'un F.Bahçe'nin, yapısına ters düşen düzeninde bu kadar faydalı olacağını tahmin etmemiştim. Şimdi yeni transfer arayışları yapılıyor. Öncelikle kalede sıkıntı var. Recep ve Volkan omuzlarındaki ağır yükü taşıyamadılar. Tabii ki bu gençler için kolay bir olay değildi. Rüştü gibi deneyimli, kalitesini ispatlamış bir kaleci bile İspanya'da zor günler geçiriyor. Sezon başı yedek kalınca morali bozuldu. Uzun süre sonra forma şansı buldu. Ama Celta maçında yediği hatalı golle morali bozuldu. İçine korku düşünce özgüven kaybına uğradı. Son Santander maçında da bugüne kadar hiç tanık olmadığım büyük hatalar zinciri sergiledi. İşte bu örnek Recep ile Volkan'ın ne kadar ağır yük altında olduklarının göstergesidir. Bu sezon sonuna kadar bu kalecilerle devam etmek mecburiyeti var. Şu anda en önemli ihtiyaç, günümüz futbolunun istediği ilkelere sahip, devamlılığı olan, güçlü, ileriye olumlu servis yapacak bir orta saha. İyi zamanındaki Yıldıray benzerini örnek verebilirim. İkinci yarıda hedef öncelikle takım olma yolunda süratli mesafe kaydetmek. Top Daum'da. Elindeki kadronun yapısına en uygun düzeni kurmalı. Takım tertibinde de mutlaka istikrar sağlamalıdır. Zaten bunları yaparsa lig ikinciliğinin en şanslı adayı F.Bahçe'dir.
|