|
|
AKP'nin yanlışı
İmar Bankası'na el konulduğu gün, tüm bankaların şubelerinde mevduat sahiplerine yönelik şu uyarı yer alıyordu: "Tasarruf mevduatının 50 milyar liraya kadar kısmı devlet güvencesi kapsamındadır" Yani İmar Bankası'na veya gün bankacılık lisansı iptal edilecek her hangi bir bankanın mudisi, "Ben anlamam. Bu bankaya 100 milyar yatırdım. Devlet tüm paramı geri versin" demek hakkına sahip değildi. Uyarı çok net, açık ve şeffaf. BDDK, İmar'ın lisansını iptal edip, tasfiye sürecine soktuğunda, bu uygulamayı kaldırdı, sınırsız güvence verdi. Nedenini, BDDK'nin eski başkanı Engin Akçakoca, şöyle açıklamıştı: "Bugüne kadar bankaları tüm aktif ve pasifiyle Fon'a devrettik. Dolaysıyla hiç kimse mağdur edilmedi. Herkesin, kaç parası varsa ödendi. Buradanhareketle İmar'da o gün tespit edilen 750 trilyon liralık tasarruf mevduatın (ticari mevduat değil) tümünü ödemeye karar verdik." Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Gerçek mevduat 8 katrilyon lira olduğu anlaşıldı. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, "Bu parayı ödeyemem" dedi. Sorun Hükümet'in kucağına düştü. O günlerde basınla bir araya gelen Akçakoca, 50 milyar liralık sınırı kaldırdıkları için ekstra 750 trilyon lira fazladan ödeme yapacaklarını itiraf etmişti. Yani devletin ödeyeceği miktar 7.3 katrilyon yerine 8 katrilyon lira olacaktı. Hükümet, ödemeyi bir yasa maddesine bağlamak için TBMM'ne gitti. Dün, yasa çıkarılırken sınırsız ödeme aynen kabul edildi. Halbuki bu sınırı 50 milyara indirselerdi hiç kimse itiraz edemezdi. Çünkü riski, örneğin bu bankaya 1 trilyon liranın üzerinde mevduat yatıran 227 kişi de biliyordu. Aynı hükümet güvence kapsamında olmayan ticari mevduatı ve vakıf, dernek gibi kuruluşlara ait mevduatları da güvence kapsamına aldı. (Bu kapsamdaki firma ve vakıfların isimlerini de öğrensek ne iyi olur.) Hükümet, Hazine Bonosu alan binlerce insanı ise görmemezlikten geldi. Siz hiçbir bankanın şubesinde şöyle bir uyarı gördünüz mü? "Aldığınız bononun mülkiyeti bankaya aittir. Sizin adınıza bonolar saklanmaz. Eğer banka batar veya lisansı iptal edilirse, paranızı almak için iflas idaresine alacaklı olarak başvurmak zorundasınız." Ayrıca şu uyarı da eklenebilirdi: AKP devlete para satan rantiyeyi hiç sevmez." Yani, devletin iç borçlanma senetlerine para yatıranlar hiçbir şekilde uyarılmadı. Özeti şu: AKP, riski bile bile 50 milyar liranın üzerinde bankaya mevduat yatıran ve muhtemelen yüksek faiz pazarlığı yapanları korudu. Güvence kapsamında olmadığını bilen ticari mevduat sahiplerini korudu. Belki kendisine yakın, dernek ve vakıfların mevduatını da kurtardı. Ama hiçbir şekilde uyarılmayan 22 bin kişiye "hırsıza suç ortağı" muamelesi yaptı.
|