*Ben çiçek gibi taşımıyorum göğsümde aşkı. Ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum. Gelmiş dayanmışım demir kapısına sevdanın. Ben yaşamıyor gibi yaşıyorum. Ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum. Dertli aşıktan bir tanesine
*Seni düşünürken ya bir tebessüm yapışıyor yüreğimden yüzüme, ya gözlerim dayanamıyor ölümcül hasretine. Baktığım her şey, gördüğüm hiçbir şey sana benzemiyor. Hiçbir acı, hiçbir hasret seninki kadar ölümcül olamıyor. Murtaza'dan Goncagül'e
*Sevgili meleğim seni çok seviyorum. Sen benim her şeyimsin. Bunu ölümden başka hiçbir şey değiştiremez. Sevdim seni bir kere başkasını sevemem. Deli diyorlar bana desinler değişemem. Serdar'dan meleğine
*Hiç sönmeyecek olan sevgimiz yavaş yavaş başlamıştı. Solmayacak bir gül olarak hafifçe açılmıştı. Gezdik, dolaştık çocukça oyunlar oynadık ama birbirimizden hiçbir zaman bıkmadık. Hatırlar mısın, ilk çıkışımızı? Yüzünde hep o tatlı gülüşün... Keşke dakikaları geçmeseydi, bitmesini istemediğim o günün. Recep'ten Yelda'ya
*Geleceğim bekle beni. Bütün gücünle bekle. Soluk sıkıntılarla ağırlaşan yağmurların içinde bekle beni. Kimseler beklemezken bekle beni. Tosun'dan aşkı Oya'ya
*Bülent, şu an sıkıntıda olduğunu çok iyi biliyorum ve bana bunca yaptığın şeye rağmen ben hâlâ senin için üzülüyorum. Çünkü seni gerçek bir sevgiyle sevdim. Senin için vazgeçilmez olduğuma öylesine inandırmıştın ki beni, günün birinde beni sensiz bırakacağını düşünemezdim. Bunca şeye rağmen senin beni hak etmediğini bile bile yine seni her şeyden çok seviyorum ve seni üzen her şey, beni bin kat daha fazla üzüyor. Eski sevdiğinden Bülent'ine