BU hafta yine mektup yazma sırası bende. Yan sütunda Türk halkının "duygusallığının" nasıl sömürüldüğüne ilişkin bir yorum okudunuz. Katılırsınız ya da katılmazsınız. Birazdan aynı duygusallığın nasıl "toplumsal fayda"ya dönüştüğünden söz edeceğim ki, anlatmak istediğim fikrin altına daha kalın bir çizgi çekebileyim. Kent Gıda bu bayram "Var mısınız?" sloganıyla bir reklam kampanyası yürüttü. Çocuk Esirgeme Kurumu'nda ziyaretçi bekleyen minik kız hepimizin gözlerini yaşarttı. Kampanyanın sonuçları önceki gün elime ulaştı. 13 ilde 59 noktada kurulan standlar sayesinde halk SHÇEK (Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu) yuvalarına yönlendirildi. Sonuçta ziyaretçi sayılarında inanılmaz bir artış sağlandı. Pek çok vatandaş sürekli ziyaretçi oldu ya da yardımlarıyla yuvaları ihya etti. Ankara'daki ziyaretçi sayılarında yüzde 100, İzmir'de yüzde 70 artış kaydedildi. Sadece İstanbul'da ise 8 bin gibi rekor sayıda ziyaretçi sayısına ulaşıldığı, yapılan nakdi ve ayni yardımların ise son derece ciddi tutarlara ulaştığı ifade edildi. İşte size iki olay, iki farklı yaklaşım. Bu bayram vardınız. İyi ki varsınız!