Efes'in intiharı

Avrupa Ligi'nde evinde oynadığı iki maçı da kaybeden lacivert-beyazlılar Final Four şansını mucizelere bıraktı. Real karşısında stresini yenemeyen Efes'e Kambala'nın 23 sayısı yetmedi

Tarlac, Lopez, Streulens ve de Djordjevic gibi dört asından mahrum Real Madrid karşısında Efes Pilsen'i tanımak imkansızdı. Efes Pilsen'i tanımak diyorum ama kanımca lacivert-beyazlı basketbolcular dün gece zaten Abdi İpekçi'ye hiç gelmemişti! İki aydır basketbollerinin yükselişini övgü ile yorumladığımız Efes Pilsen'in Real Madrid karşısında hangi yönünü anlatacağımı bilemiyorum.

Savunmayı unuttular
Her şeye rağmen görevimizi yapalım önce savunmadan başlayalım. Efes Pilsenli oyuncular, rakipleri karşısında bütün bire birlerde mağlup oldular. Arkasından takım savunmasında yardımlaşmayı gerçekleştiremedikleri her Real hücumunda potalarında sayıyı gördüler.

Bu arada rakibin eski milli oyuncusu Herreros'u, ondan kısa Marcus Brown ile tutmaya kalmak büyük hataldı. Herreros'un 17 sayısı dünkü yenilgide çok etkili oldu. Herreros'u Alper ile tutmayı ancak maçın sonunda akıl etmeleri bir başka hataydı. Alper hem Herreros'u durdurdu hem de takım savunmasını ateşledi. Bu canlılık Efes Pilsen'e maçı da kazandırabilirdi ama süre yetmedi.

Rüya çabuk bitti
Hücuma gelince, onun da savunmadan farkı yoktu. Skoru yüklenen Marcus ve Kambala'ya topu zamanında geçirseler, ısrarla bu iki oyuncuyu arasalar samimiyetle söylüyorum bu kötü oyuna rağmen maçı da kazanabilirlerdi. Real'in bence Final Four şansı yok. Efes Pilsen için final four şansı bu maçın kazanılmasıyla orantılıydı. Ama zannediyorum bu yenilgi ile onu da bitirdiler.

Mehmet BATURALP