kapat
22.01.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 NET YORUM
 HYDEPARK
İNANÇ DÜNYASI
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 PAZAR SABAH
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Ekonomiyi unutmanın bedeli

Hemen belirtelim başlık ekonomi yönetimi veya hükümetle ilgili değil. Trabzonspor kendi stadında Beşiktaş'a 5-0 yenik durumdayken bazı seyircilerin yaptığı çılgınlıkla ilgili. Yazı bunun üzerine ancak beş gol yiyince koltukları sahaya fırlatma elbette hoşgörülemez ve gösterilemez. Üstelik ben bir futbol kulübü taraftarı da değilim. Maç heyecanım yoktur. Ancak doğum yerim orası. Aşağıdaki tesbitlerimi bu açıdan değerlendirirken bunun ekonomiyle nasıl bir ilişkisi var derseniz, yazının devamını okumanızı öneririm.

Olay birkaç açıdan ilginçtir.

* Bir kere Trabzonspor lig şampiyonluğunu ilk kez Anadolu'ya taşımış, bunu altı kez kazanmış, kendi özkaynaklarıyla ligde ve kupada fırtınalar estirmiş bir takım. 80'lerin ikinci yarısından beri belirgin bir başarı yok. Bu, taraftarda geçmiş başarılara büyük bir özlem yaratıyor.

* Ancak futbolda başarı için ilk şart para. O da Trabzon'da yok. Bu şehir bir sanayi kenti, bir turizm veya büyük bir ticaret merkezi değil. 500 büyük sanayi kuruluşu içine en çok birkaç tane şirketi girer. 310 şirketin işlem gördüğü Borsa'da değil Trabzon'dan Ankara'nın doğusundan bir tek şirket var: Van Et. Kişi başına düşen milli gelir bakımından Türkiye ortalamasının altında ve 80 il arasında 42. sırada. Yani Trabzon sermaye birikimi yapamamış.

* Bu nedenledir ki, takım şampiyonluklar sonrası uzun yıllar İstanbul'dan finanse edildi ve yönetilmeye çalışıldı. Çok da başarılı sonuçlar alınamadığı ortada.

* Şampiyonlukların ardından Trabzon başka kentlerin kulüplerine futbolcu ihraç etti. 80-90'lı yıllarda Anadolu kulüplerinde 100'lerce Trabzonlu futbolcu oynadı. Bir anlamda futbolcu tacirliği sonuna kadar yapıldı. Trabzon'da futbolcu bitince de dışarıdan futbolcu getirmede, maddi olanaklarının sınırlılığı nedeniyle büyük kulüplerle boy ölçüşemedi. Futbolcu tacirliğinin sonunda futbolcu özkaynağını da harcamış oldu.

* Ancak geçmişte yakalanan başarıdan dolayı zaman geçtikçe kenti yönetenler, toplumun ileri gelenleri, taraftarları kendilerini Trabzonspor'a endeksledi. Yatıp kalkıp Trabzonspor'u konuştular. Onun başarısıyla avundular. Onun başarısıyla görevlerini yerine getirdiklerini ve başarılı olduklarını sandılar.

* Halbuki ekonomik hayat ağlarını örmeye devam ediyordu. 80'li yıllara kadar geleneksel ürün fındık iyi para kazandırıyordu, ana geçim kaynağı buydu. 90'lara gelindiğinde imdada Rus turizmi ve ticareti yetişti. Son yıllarda o da bitti. Fındık devrini tamamlayınca kent gelir basamaklarında mevzi kaybetti.

* Ekonomik kayıp sonunda gelip futbol sahalarındaki başarıya yansıdı. Küçük bir kent olarak Trabzon büyük bir futbol takımını şampiyon yapacak şekilde besleyemedi. Çünkü fotbol bir takım işi ve en masraflı spor. Şampiyonluğa oynamak ise en başta spor kulüpleri içerisinde en çok masrafı yapmayı gerektiyor. Diğer kriterler ardından geliyor.

Trabzonlu geçmiş yıllarda sporda kazanırken ekonomiyi unuttu. Bunun bedelini şimdi sporda başarısızlık olarak ödüyor. Çok şeyde olduğu gibi başarınını yolu öncelikle ekonomideki başarıdan geçiyor. Futbolda artık öncelikle bir para işi.

* Sonuç- "Para istediğimizde her şeyi istemiş oluruz" Thomas Drixe



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır