kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Ağustos 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Fatih ve Mehlika Erkoç çifti, tatillerinin çoğunu Melosh adlı yelkenli teknelerinde geçiriyor.

Bir caz, bir de türkü albümü yolda!

Sanatçı Fatih Erkoç, kendini tembel bir müzisyen olarak görüyor. Bunun nedenini ise şöyle açıklıyor: Başka müziklere bulaştığım için zaman sorunu yaşıyorum. Ama bu kış müzikle dolu çalışkan bir kış olacak..
İLİŞKİLİ HABERLER
Bir caz, bir de türkü albümü yolda!
Müzisyenliğini dünyanın takdir ettiği Fatih Erkoç, bir yandan Bodrum'da program yapıyor, bir yandan da yeni aldığı teknesi Melosh'la ilgileniyor. Eşi Mehlika Hanım'ın başlarda itiraz etmesine rağmen artık onun da tekne hayatını çok sevdiğini söyleyen ünlü müzisyen, Motor Boat&Yatching dergisine verdiği röportajda yeni çalışmalarının da müjdesini verdi. "Aslında tembel bir müzisyenim ama bu kış müzikle dolu çalışkan bir kış olacak" diyen Erkoç hazırladığı türkü albümüyle de büyük bir sürprriz yapacak.

* Siz pop söylemekten rahatsız görünmüyorsunuz. "Yalnız iki tür müzik vardır; iyi müzik ve kötü müzik. Ve ben birinciyi tercih ederim" diye bir söz var, Louis Armstrong'a mal ederler. Katılıyor musunuz bu söze?
Evet, kabul edebilirim. Arabesk müzik mesela. İyi dinlersen iyi olur (gülüyor)... Ama şöyle bir şey var; en azından icra edenlerin yüzüsuyu hürmetine saygı gösteririm. Çünkü notayı tersten koysan bile çalarlar. Çoğu da Roman olduğu için belki, müthiş müzisyenler. Birçok popçuyu, hatta birçok değil, bütün popçuları ceplerinden çıkarırlar, müzisyen niteliği açısından... Şayet o arabesk çalanlar, cazın kaidelerini, kurallarını öğrenseler cazcıları da ceplerinden çıkarmaları çok mümkün. Mesela Hüsnü Şenlendirici, bence dünya çapında bir klarnetçi. Cazın nosyonlarını ve teorisini kavradıktan sonra dünyanın bir numarası olur.

BEN DE TEMBELİM

* Nedir peki bu durum? Allah vergisi mi?
Öyle gözüküyor. Siyahların birçoğunda olan yetenek Romanlar'da da var. Tabii siyahların yüz karası olanlar da var. Mesela Lionel Richie iyi bir şarkıcı değildir. Şarkılarının bazılarını sevebilirsiniz ama şarkıcı niteliğinde kötüdür. John Coltrane ile ilgili bir şey duymuştum. Kulüpte çalıyor sonra ara veriyorlar. O arkada çalmaya devam ediyor. Coltrane bu, dünyanın en iyisi neredeyse ama çalışmaya devam ediyor. Böyle bir müzisyen bizde yok herhalde.

* Bizdeki müzisyenlerde bir tembellik sözkonusu mu peki? Siz çalışkan mısınız?
Ben de kendimi tembel olanlardan sayıyorum. Ama başka müziklere bulaştığım için zaman sorunu yaşıyorum. Geçen senelerden başlayarak trombona biraz daha emek verdim ve bu kış da ona daha çok zaman ayırarak her gün 2-3 saat çalışacağım. Bu kış müzikle dolu çalışkan bir kış olacak.

* Yeni albüm yok mu?
Kerem Görsev'le caz standartları çaldığımız bir albüm kaydettik. Çok güzel oldu bence. Bu yılın sonuna doğru yayınlanacak sanırım. Bir de türkü albümü kaydettim. O da ilginç oldu, yayını için uygun zaman bekleniyor. Bir de Türk Sanat Müziği albümü hazırlıyorum. Albümler hazır gördüğünüz gibi ama zamanlamaya yapımcılar karar verir...

* Renkli müzisyen kimliğiniz malum, bütün dallarda olabiliyorsunuz. Ama caz konuşalım; kimler var bizde iyi caz müzisyenleri?
Benim en sevdiğim arkadaşlarımdan ve dünya müzisyenlerinden Neşet Ruacan var. Hem caz anlayışını hem de hayata bakışını çok beğendiğim biridir. İmer Demirer var, en önemli caz müzisyenlerinden biri, trompetçi, dünya çapında bir müzisyendir. Uzun zamandır sıkça Kerem Görsev'le çalıyoruz. Söylerken bir sonra çalacağımızı hiç düşünmüyorum. Parçayı bitiriyoruz ve Kerem yeni bir parçaya giriyor, akıp gidiyor müzik. Başka birçok iyi caz müzisyeni var elbette ama ben Aşkın Arsunan'ın piyano çalışını çok seviyorum.

ÜÇ AYDIR TEKNEDEYİM
* Peki tekne almaya nasıl karar verdiniz?
Marinalarda program yapmaya başladıktan sonra gelişti bu düşünce. Deniz sevgim zaten hep vardı. Aslında ilk niyet motoryattı. Geçen yıl Marmaris'te bir de ikinci el bir tekne bulmuştum, epey niyetliydim almaya ama olmadı. Sonra yelkenliye ikna ettiler beni. Hanım itiraz etti hemen. Eşim çok düzenli bir insandır. Yelkenlideki halat kalabalığı, bu tip bir tekneye mesafeli durmasına neden oluyordu. Ama ben ikna olmuştum. İkinci el bir yelkenli bakarken Beneteau 37'nin yenisini de alabileceğimi gördüm ve siparişi verdim. Üç aydır burada tekne ve çok iyi etmişim.
Haberin fotoğrafları