kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 6 Temmuz 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Haşim Akman'ın ileriye yönelik tek endişesi kızı Ayşekiraz'ın 30'lu yaşlarını görememek.

İç enerjiniz yetiyorsa çocuk da yaparsınız, kariyer de...

Haşim Akman (52 yaşında ikinci kez baba oldu)..
"İleri yaşta çocuk yapmak eleştiriliyor. Ama bu, ileri yaşla ne kastettiğinize bağlı. Adam var 50 yaşında, adam var 50 yaşında. Enerjiniz varsa kaç yaşında olduğunuzun hiçbir önemi yok bence. Önemli olan çocukla kuracağınız iletişim. Aranızdaki iletişim hem bedensel hem de zihinsel olarak onu yetiştirmeye yetiyorsa, geç baba olmanın bence hiçbir sakıncası yok. Şöyle bir sorun olabilir belki; genelde insanlar 30 yaşında baba oldukları için, çocuklar bütün babalar aynı olur sanıyorlar. Ama kendi babalarının farklı olduğunu da çok geçmeden anlayıp kabullenebiliyorlar. Ben ilk kez 35 yaşında baba oldum. Ama o zaman da saçım sakalım beyazdı. Kızımın okuluna gittiğimde bir arkadaşı bana 'Yaşlı,' diye bağırdı. Demek ki bu nüfus kâğıdında yazanla alakalı bir şey değil. Sadece geleceğe yönelik şöyle bir endişem olabilir; ikinci kızım 20 yaşına geldiğinde ben 72 yaşında olacağım. Oysa ben onun 30'lu yaşlarını da çok görmek isterim. Onunla 30'lu yaşlarını paylaşamazsam diye endişe edebilirim. 50 yaşından sonra baba olmak meselesi bence iç enerjiyle alakalı bir durum. Sonuçta yaş ilerledikçe hormonlar eskisi gibi çalışmıyor, eklemleriniz bile eskisi gibi olmuyor. Doğanın beden üzerinde yarattığı etkiler var. Sizin iç enerjiniz bunları karşılamıyorsa, değil çocuk yapmak tuvalete gitmek bile ızdırap olur. Ben kafa kâğıdının adamı değilim. Yaş ve zaman sonuçta bizim yarattığımız bir şey. Kazım Kanat nasıl kanseri göğüsleme enerjisini bulduysa, ben de bu yaşta çocuk yetiştirme enerjisini bulurum. Enerji varsa herkes çocuk da yapabilir, kariyer de..."