Parti büyükleri

Dün bazı "parti büyükleriyle" konuştuk.
"İktidardakilerle."
Gördük ki:
1. Herkes "birbirinden" çekiniyor.
2. Herkes "genel başkandan" korkuyor.
"Söyleyeceğimiz söz genel başkanın kulağına gider" diye.
"Ağzımızdan, genel başkana ters gelecek bir şey çıkar" diye.
"Birinci parti büyüğü" dedi ki:
- Anayasa' yı değiştirelim, parti kapatmayı güçleştirelim... Dava otomatik olarak düşsün.
İkinci parti büyüğü:
- Bunu yapmamız doğru değil.
- Herkes "partiyi kurtarmak için bu değişiklik yapıldı" diyecek.
- Yani "mahkumiyeti" peşin peşin kabullendiğimiz anlamı çıkacak.
- Ayrıca... Yapacağımız değişiklik de Anayasa Mahkemesi'ne götürülürse... Ve mahkeme iptal ederse...
Üçüncü parti büyüğü:
- Anayasa' nın tamamını değiştirelim... Yeni Anayasa yapalım... Yeni Anayasa' da zaten parti kapatmak güçleşecek.
Dördüncü parti büyüğü:
- En güçlü dönemimizdeyiz.
- Kendi hukukumuzu şimdi koruyamazsak, ne zaman koruyacağız?
- Referandumsa referandum.
- Erken seçimse erken seçim.
- Restleşelim, sertleşelim.
Beşinci parti büyüğü:
- İpi daha fazla germeyelim.
- Ortamı yumuşatalım.
- Deniz Baykal yeniden genel başkan seçildi... Tayyip bey hayırlı olsun ziyaretine gitsin.
- Siyasi iklim yumuşarsa çözüm kolaylaşır... Anayasa değişikliği yapılabilir.

Partide "görüş" çok.
"Özetleyecek" olursak...
Ve görüşleri "iki grupta" toplarsak...
"Şunu" söyleyebiliriz:
1. İnadım inatçılar... Kavgacılar.
2. Sağduyucular.