Dikkat kalede yazar var!

Bir takım oyunu olan futbolla yalnızlık gerektiren edebiyatın birbirine zıt meslekler olduğu düşünülse de, Nobel ödüllü ve aynı zamanda usta bir kaleci olarak da tanınan romancı Albert Camus gibi istisnalar, bu iki dünyanın birbirlerine çok uzak olmayabileceklerini gösteriyor. Tıpkı Camus gibi İngiltere'nin önde gelen futbol takımı Middlesbrough'nun Avustralyalı kalecisi Mark Schwarzer de insanın hem kaleci hem de yazar olabileceğinin bir kanıtı. Geçtiğimiz hafta Middlesbrough kütüphanesinde bir konuşma yapan Schwarzer, bir kaleciden çok bir eğitimbilimciye aitmiş gibi görünen şu sözleri sarf etti: "Bugün çocukların en büyük sorunu, ebeveynlerinin onlarla yeterince ilgilenmemesidir. Ebeveynler, çocuklarını PlayStation'la bir odaya kapatıyor, onları eğitme işini de okula havale ediyor. Ancak okul onların hayat tarzını biçimlendiremez, başkalarına saygı duymayı öğretmez, bu yüzden de çocukları evde mümkün olduğunca çok eğitmek gerekir." Premier Lig çerçevesinde düzenlenen Kitap Okuyan Yıldızlar (Reading Stars) programına katılan Schwarzer'ı diğer futbolculardan farklı kılan özelliği ise kendisinin de bizzat bir kitap yazmış olması.

15 BİN SATTI
9-14 yaş arası Megs and the Vootball Kids (Megs ve Vutbolcu Veletler) isimli çocuk kitabında Schwarzer, ailesiyle İngiltere'den Avustralya'ya göç eden 10 yaşındaki Edward 'Megs' Morrison'ın hikâyesini anlatıyor. Avustralya'da pek az kişinin ilgisini çeken bir spor olan futbolla ilgilenmeye başlayan Megs'in hiç arkadaşı yoktur, ortada bir futbol takımı da olmadığından Megs ile arkadaşlarının kendi başlarına yola çıkması gerekir. Büyük oranda otobiyografik olan hikâye, hem Schwarzer'ın hem de kitabı onunla birlikte yazan gazeteci Neil Montagnana- Wallace'ın çocukluğunu yansıtıyor. Schwarzer kitaptan bahsederken: "Yabancı biriyseniz sosyalleşme açısından işiniz zor. Ben Sidney'in batısındaki banliyö bölgesinde büyüdüm, eğer okulda bin kişi varsa bunların ancak 10 tanesi Avrupa'dan geliyordu. Takım kurup maç yaparken de biz Avustralyalılardan ayrı tutulurduk." Bugün başarıya ulaşmış, dünyaca ünlü bir kaleci haline gelen Schwarzer'ın çocukluğundaki haksızlıkları, ayrımcılıkları da katarak yazdığı kitabı çok başarılı oldu, 15 binden fazla sattı. Schwarzer'ın yazarlık kariyeri de burada bitecek gibi görünmüyor. Ünlü kaleci, Türkiye, İngiltere ve Fransa başta olmak üzere çeşitli ülkelerde tartışmalar yaratan bir konuyu, başörtüsü yasağını Scarves, Sombreros and Diving Headers isimli yeni kitabında işleyecek. Bu kitapta kahramanı Megs'in maceraları sürerken, Megs'in takımındaki kızlardan birinin başörtüsü giymesi çeşitli sorunlara sebep oluyor. Melbourne'de yaşanan gerçek bir olaya dayanan kitapla ilgili olarak Schwarzer şöyle diyor: "Kitapları yalnızca çocukları değil, yetişkinleri de doğrudan ilgilendiren konularda bir platform olarak kullanabileceğimiz ortada. Üçüncü kitapta da Sudanlı bir çocuğun başından geçenleri anlatacağız." Bu sezonun sonunda Middlesbrough'la anlaşması biten Schwarzer'ın Fiorentina'ya gideceği konuşuluyor. Ama zaten önümüzdeki yıllarda ondan bir kaleci olarak değil, J.K. Rowling gibi bir yazar olarak bahsetme ihtimalimiz oldukça yüksek.