kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 7 Nisan 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
NAZLI ILICAK

İlhan Selçuk'un rolü

Türkiye'nin, darbeler açısından zengin bir tarihi var. (Keşke bu konuda biraz züğürt olsaydık!) Ama, bu sayede gelişmeleri daha iyi yorumlamak imkânına sahibiz. Bazen aktörler de, yöntem de aynı olabiliyor.
12 Mart öncesinde bir kısım aydının görevi, genç subayları kışkırtmak, siyasette yönetim bunalımı yaratmak, eyleme geçen gençleri "İkinci Kurtuluş mücadelesini veriyorsunuz, masa başı devrimciliği olmaz" diye alkışlamak, demokratik düzeni, "cici demokrasi" diye alaya almaktı.
İlhan Selçuk, İlhami Soysal, Doğan Avcıoğlu ve Uğur Mumcu'nun darbeyle ilişkisi, genç subaylarla, eylem yapan üniversiteli gençlere devrimin yolunu göstermekten ibaretti. Elbette Madanoğlu cuntasının kayıtlı üyesi değildiler. Sabotajları onlar yapmadı; bombaları onlar atmadı; sadece bu fiilleri devrimci davranış olarak alkışladılar. "Meydan boş değildir. Tüfeklerimizdeki mermi, mermilerimizdeki barut, yüreklerimizdeki ateş yeter sizlere" diye bildiri yayınlayan 69 denizci subaya da, Mustafa Kemal'in devrimlerini devam ettirdikleri için, Devrim gazetesinde sahip çıktılar.
İlhan Selçuk'un aynı hataya tekrar düşeceğini sanmıyoruz. Ama maalesef, görüntüde gene bir amaç beraberliği izlenimi doğuyor. Televizyonlara "Tehlikenin farkında mısınız?" diye ilanlar veriliyor. Gazete, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'ın "Genç subaylar rahatsız" sözünü, tam da Özden Örnek'in anılarındaki darbe sürecine denk gelen bir zaman diliminde manşete taşıyor. "Sarıkız" ve "Ayışığı" kod adlı askeri müdahalelerde adı geçen Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman ve Şener Eruygur, Cumhuriyet Vakfı üyesi. İlhan Selçuk, Kızılelma Koalisyonu'nun önderlerinden; milliyetçilerle solu, ulusalcılık temelinde bütünleştirme gayretinde. Zaten 1999'dan sonra, Ergenekon da, böyle bir yapı üzerine inşa edildi.
Ortada ciddi emareler var. Ama bakıyoruz İlhan Selçuk'u savunmak isteyenlerin tek argümanı, onun, Ziverbey'de işkence görmüş olması.
Evet, sol darbe hazırlığı içinde bulunduğu gerekçesiyle, o tarihte antikomünist bir özellik taşıyan Kontrgerillanın hedefiydi Selçuk. Oysa bugün, Kemalizm'i ve laik cumhuriyeti savunmak üzere vizyon değiştiren Ergenekon ile amaç ve niyet beraberliği içinde.
Zaten çoktan "eski işkencecilerini" de af etti.