kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Şubat 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Çok şükür namerde muhtaç değiliz!

* 'Komedi Dükkanı' programında çok beğeniliyorsunuz. Bu proje nasıl geldi? '
Komedi Dükkanı' Tolga Çevik'in projesiydi. Bu farklı bir format olduğu için ilgimi çekti. Gerçi doğaçlama yaptığımız için çok riskli. Tamamen doğaçlama ilerleyen programda, önemli film karakterlerini taklit ediyoruz, bazen de sokakta ya da evde yaşadığımız olayları dramatize ediyor, çok eğleniyoruz.

DOĞAÇLAMA

* Tamamen doğaçlama yani...
Evet, aynen öyle. Çok güzel reaksiyonlar alıyoruz. Bu saatten sonra zengin olayım gibi bir kaygım yok, işimi seviyorum. Çorbamız kaynıyor işte, çok şükür namerde muhtaç değiliz.

* 'Komedi Dükkanı' dışında sizi bir dizide görebilecek miyiz peki?
Önümüzdeki hafta 'Üvey Aile' adlı dizimiz yayınlanmaya başlayacak. Ayşegül Aldinç, Turan Özdemir ve Nil Erkoçlar ile birlikte çocuğu olmayan zengin bir ailenin bir çingene çocuğunu evlat edinmesi ile gelişen olayları anlatan, çok eğlenceli bir dizide aile babasını oynuyorum.

* Size daha çok üçkağıtçı, uyanık, yırtmaya çalışan tipleri yakıştırıyorlar. Bu karakterin üzerinize yapıştığını düşünüyor musunuz?
Hayır, ben bir oyuncunun yelpazesinin geniş olması gerektiğine inanıyorum. Bir karakterin üzerime yapışması diye bir şey söz konusu olamaz. Lakin, 'Komedi Dükkanı'nda beyefendiyi oynuyorum. Bence bu alışkanlıkla alakalı. 'Bizimkiler' dizisinde 12 sene 'Üçkağıtçı Sedat'ı oynadım. İnsanlar da doğal olarak beni öyle sevdiler. Bugün bile hâlâ yolda gördüklerinde 'tak abi' diye laf atıyorlar.

* Tiyatroya olan sevginizi nasıl bastırıyorsunuz?
Tiyatro zevkimi, ilkokul öğrencilerine çocuk oyunu çalıştırarak alıyorum. Uzun zamandır Bodrum'da yaşıyorum. Buradaki Cumhur Uslu İlköğretim Okulu'nda çocuklara kendi yazdığım 'Martılar Adası' adlı oyunu çalıştırıyorum. Çocuklara çevre bilinci aşılamaya, tiyatro aşkımı böyle gidermeye çalışıyorum.