kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 17 Aralık 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Açıksözlü olduğum için bu kadar davalık oldum

ASLI ÖRNEK GÜNAYDIN
Hakkındaki yolsuzluk davası yüzünden 5.5 ay hapis yatan Devlet Tiyatroları eski genel müdürü Rahmi Dilligil, "Ben Devlet Tiyatroları'nda çok başarılı işler yaptım" diyor ve ekliyor: Benim tek kusurum açıksözlü olmam..
İLİŞKİLİ HABERLER
Açıksözlü olduğum için bu kadar davalık oldum
Devlet Tiyatroları eski genel müdürü Rahmi Dilligil, yönetmen Mesut Uçakan'ın 'Anka Kuşu' filminde rol alınca yeniden gündeme geldi. Devlet Tiyatroları genel müdürüyken hakkında açılan yolsuzluk davası nedeniyle 5.5 ay hapis yatan Dilligil, şimdi sessiz sedasız bir hayat yaşıyor. Kendisini açıksözlü biri olarak tanımlayan Dilligil, bu yüzden davalara girip, çıktığını söylüyor. Rahmi Dillgil'le yaşadıklarını konuştuk...

* Tanınmış bir aileden geliyorsunuz. Aliye Rona halanız, Avni Dilligil babanız... Bu durumdan memnun musunuz?
Doğrusu benim ilkokuldaki kararım şuydu: "Otobüse bindiğim zaman beni tanımasınlar. Ben rahat etmek istiyorum." Her gittiğim yerde annemi, babamı, kız kardeşim Çiçek'i (Dilligil) tanır ve söylerlerdi. Bundan hoşnut değilim ben. Tanınmayan biri olmaya çalıştım.

HERKESİ ELEŞTİRDİM
* Ama Devlet Tiyatroları'na genel müdür oldunuz...
Tanınmak için değil! O tiyatroda sizin mesleki olarak verebileceğiniz bir güvenceniz varsa, kendinizi iyi bir işletmeci olarak görüyorsanız bunu yaparsınız. Eski dönemde ben bütün genel müdürleri eleştirdim. Devlet Tiyatrosu'nun başında bulunduğum dönemde de çok başarılı işler yaptığımı hâlâ savunuyorum. Türkiye tarihinin en fazla seyircisi 1.5 milyondur. O da benim zamanımda gerçekleşmiştir.

* Sizin İstemihan Talay döneminde onun kayırmasıyla başa geçtiğiniz söylendi.... Bu dedikodular nasıl çıktı peki?
Bizim çevremizde her gün olur. Ben çıkalı 7 ya da 8 yıl olmuş, yollayayım tiyatroya bir oyuncu arkadaşımı hala benim dedikodumu yaparlar. Meslek bunu getiriyor; garip bir şey... Ben gerçekleri söylüyorum, devlet tiyatrolarında bir işletim bozukluğu varsa ben bunu dile getiriyorum. Bundan daha normal bir şey var mı? Bundan dolayı ben mahkemede ifade veriyorum. Artık konuşmak istemiyorum!

* Neden rahatsızsınız?
Çünkü Lemi Bilgin başa geldiğinde kimse nasıl genel müdür olduğunu sormadı. Süleyman Demirel, beni imzalamamıştı bile... Lemi Bilgin'i ise bir günde imzaladı. Nedenlerine bakarsanız akraba ilişkilerini görürsünüz. Ankara Gazeteciler Cemiyeti başkanı Lemi Bilgin'in abisi, onun rahmetli babasının Demirel'in bakanı olduğunu görürsünüz. Biraz da bunları konuşalım. 'Rahmi damdan düştü genel müdür oldu' diye bakan varsa, diğer tarafı araştıracak.

* Neden hapis yattınız?
Bursa Devlet Tiyatrosu'nda 7 milyarlık naylon fatura çıkmış. Ankara'daki genel müdüre yani bana 12 bölge bağlı ama ben bilmiyorum! Bana 'çetenin lideri sensin' dediler. Rezaletin daniskası, hukuk ayıbı....

* Toplam kaç ay sürdü tutukluluk?
Bursa ve İstanbul'da 5.5 ay yattım.

* Ödenekli tiyatrolar için ne düşünüyorsunuz?
Türkiye'de ödenekli tiyatro ile hiçbir yere varılmaz. Ama Eczacıbaşı'nın önerdiği gibi özel yapılardaki bazı vakıflarla da hiçbir yere varılmaz. Fazla detaya girmek istemiyorum. Çünkü her sözüm yanlış anlaşılıyor.

* Röportaj sırasında birçok şey söylediniz. Size tekrar gelip yaşadığınız onca şeyden sonra "Devlet Tiyatroları'na genel müdür ol" deseler ister miydiniz?
Tek bir gün için yaparım.

* Neden tek gün?
'Onurunuza leke sürüldü, size hırsız dediler' sözleri umrumda değil. O günün sabahında yönetim kurulunu toplarım. İstanbul'daki 210 sanatçıdan 75'ini, Ankara'daki 180 sanatçıdan 80 tanesini, İzmir'deki 75 sanatçıdan 50 tanesini çeşitli bölgelere gönderir, uzak bölgelerdeki genç sanatçıları merkeze alırdım. Öbürlerinin yüzde 50'si emekli olur, yüzde 50'si göreve devam eder. Göreve gelen arkadaşıma da "Bir yıl sonra öbür sanatçıları da merkeze çek" diye talimat verirdim.