kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Aralık 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Nurçin Sebük

Sabancı'nın NU tutkusu kız kardeşine 'iş' çıkardı

ŞELALE KADAK
ŞELALE KADAK
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, ünlülerin tasarımcısı Nurçin Sebük'e ait olan NU'nun mağazasını kız kardeşi Nur Sabancı'nın İstinye Park'ta açmasına ön ayak oldu..
Dünyanın en güçlü kadınları arasında yer alan ve dev bir holdingi yöneten Güler Sabancı, Çağlayan'da çıkmaz küçük bir sokağın başında otomobilinden inip, kendisiyle gelen küçük bir grupla birlikte neşeyle yürümeye başladığında, bu ünlü konuğunu beklemekte olan 'tasarımcı' ve iş kadını Nurçin Sebük'ün başından sanki kaynar sular dökülür. Oysa bir hafta önce Güler Sabancı'nın kendisine önemli bir ziyaret yapacağını bilmektedir ve sırf bu yüzden randevulaştıkları gün, sokağı kendilerine ve komşularına ait araçlardan kurtarıp rahatlatmak istemiş ve sokağa girişi de bir araçla bloke etmiştir ki, Sabancı'nın geleceği saatteki trafik arap saçı olmasın. Ne var ki Güler Sabancı, belirlenen saatten tam 20 dakika önce gelmiş ve adresin kapısına kadar otomobiliyle gitmemeyi bile sorun etmemiştir. Peki o gün Çağlayan'daki bu küçük atölye ve şirketi neden böylesine tatlı bir telaş aldı ve Güler Sabancı'yı buraya kadar getiren sebep neydi acaba? Her şey, kendisine'moda tasarımcısı' demeyi reddeden ama aslında moda tasarlayan, tanıdığım diğer tasarımcılardan tamamen farklı bir tarzı ve üslubu olan Nurçin Sebük'ün yaptığı özgün kıyaftelerle başladı aslında. Sebük'ün markası NU'ya, belki İstanbul'da Profilo Alışveriş Merkezi'ni ziyaret edenler rastlamış olabilir. Nurçin Sebük, NU markasını 6 yıl önce tasarladığında, bu kadar ünlü müşterileri olacağını tahmin etmiş miydi bilemiyorum ama başta Güler Sabancı olmak üzere, cemiyet hayatının pek çok ünlü isminin üzerinde onun tasarladığı kıyafetlere rastlamak mümkün. İşte o gün, Güler Sabancı'nın Nurçin Sebük'le görüşmeye gelmesinin nedeni, NU markasının bir mağazasını açma isteğiydi. Tabii aslında kendisi değildi mağazayla asıl ilgilenen. NU'yla birlikte kendi işini kuracak olan, Güler Sabancı'nın kız kardeşi Nur Sabancı'dan başkası değildi. Güler Sabancı gibi iş hayatında yer almayan Nur Sabancı, iş hayatına atılmak istemiş ve bunun için de kendisine en sevdiği alan olan konfeksiyonu seçmişti. Kız kardeşi giyim konusuna merak duyunca, Güler Sabancı da giyinmekten büyük keyif aldığı NU'yu hem de İstinye Park gibi şu anda alışverişin en gözde mekânlarından biri olan bir alışveriş merkezinde açmasına yardımcı olmuştu. Yardımcı olmakla da kalmaşı, mağazanın açılış günü, neredeyse satış yapacak kadar da bu işin içine girmişti.

YILLARCA ARMANI'YLE ÇALIŞTI
Güler Sabancı'yı kendine hayran bırakan bu markanın yaratcısı Nurçin Sebük gelince... 25 yılını İtalya'da geçiren Sebük'ün moda dünyasında ilginç bir serüveni var. Sebük, iyi bir kalp doktoru olan İtalyan kocasıyla evlenince, eğitiminin ardından yaşamaya da başladığı İtalya'da modaya ilgi duyar. Kocası bir başka şehirde, kendisi de Bolonya'da yaşamaya başlayan Sebük'ün hayatı bir fuarda ünlü modacı Georgia Armani ile tanışınca bir anda değişiverir. Moda Koordinatörlüğü yapmak üzere girdiği şirket, önce Armani, ardından Gianfranco Ferre, bir dönem Moschino, bir dönem Jean Paul Gaultier'ın ve sonra Moschino ve Valentino'nun lisansörü olunca, Nurçin Sebük de moda dünyasında pırıltılı bir geçmişe sahip birkaç isimden biri oluverir: "Hayatımda hep moda koordinatörlüğü yaptım. En uzun Armani ile çalıştım. İtalya'da hiçbir tasarımcının kendi fabrikası yoktur. Her şey lisans üzerinden yürür. Büyük sanayiciler önemli tasarımcıların lisanslarını satın alırlar. Ben de işte bu şirketlerden birinde moda koordinatörlüğü yaptım. Örneğin Valentino'nun koleksiyonu mu hazırlanacak, biz tasarımcı, onun ekibi ve lisansörün ekibi birlikte kumaştan, aksesuar seçimine kadar her türlü ayrıntıyı birlikte belirliyor ve koleksiyonu ortaya çıkarıyorduk. En çok para kazanılan mesleklerden biridir bu." Peki Nurçin Sebük, bunca deneyimden sonra neden Türkiye'ye döndü? Sebük'ün kocasıyla ayrı şehirlerde yaşayarak sürdürmeye çalıştığı evlilik hayatı 15 yıl sonra sona erer. O da Türkiye'de yeni bir marka çıkartma hazırlığında olan Sabri Doğan ve ortağından bir teklif alır. Aradan çok zaman geçmez ve Türkiye'de Aprido ve David People adında iki marka doğar ve bir anda da iyi satış rakamlarına ulaşır. İşte bu markalardan David People'ın moda koordinatörlüğünü, Aprido'nun da tasarımından herşeyine kadar tüm sorumluluklarını Nurçin Sebük üstlenir. Ama tabii sonra bu markalar sahipleri tarafından satılır ve Nurçin Sebük için de kendi markasını çıkartmanın zamanı gelmiş olur.