kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Aralık 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Mahmut Sancak
Dünyadan

Destekçisi 'temiz', karşıtı 'pahalı' diyor

Büyük resim için tıklayın
Nükleer enerji dünyada da tartışılıyor. Destekçiler, nükleer için "Ucuz, temiz ve petrole bağımlılığı azaltacak" diyor. Nükleeri kontrol etmenin zor olduğunu düşünen karşıtlar ise atık ve güvenlik giderlerinin enerji üretim maliyetini artırdığına dikkat çekiyor.
Uluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre dünyanın enerji ihtiyacı 2030 yılına kadar yüzde 50 artacak. Elektrik ihtiyacı ise ikiye katlanacak. Her yıl dünya nüfusuna eklenen 80 milyon kişi ve refah seviyesindeki artış elektrik talebinin iki katın da üzerine çıkabileceğini gösteriyor.
Özetle, enerji yatırımının acil olduğu konusunda dünya hemfikir. Sorun 'yatırımın hangi enerjiye' yapılacağı konusunda düğümleniyor. En sert tartışmalar ise nükleer enerjide gerçekleşiyor.
Nükleer karşıtlarından Virginia Politeknik Enstitüsü'nden Benjamin K. Sovacool, 2030'a kadar oluşacak talebi karşılayabilmek için 2 bin2 bin 500 yeni nükleer santral yapılması gerekeceğini belirtiyor ve ekliyor: "Ancak bu ne çevre koşulları ne de teknik açıdan mümkün değil."

YENİ TEKNOLOJİ ŞART
Elektrik üretiminde nükleeri en fazla kullanan Fransa'nın Çevre Kurumu profesörlerinden Jacques Foos ise nükleerin enerji üretim sürecinin ayrılmaz bir parçası olduğuna inanıyor. Foos'a göre eldeki teknolojiler ihtiyaç duyulan enerjiyi üretmeye yetecek nitelikte değil. Ne yaparsak yapalım kısa süre sonra dünya enerji konusunda darboğaza girecek. Şubat 2008'de nükleer santral ilanına çıkacak olan Türkiye'de de tartışmalar giderek alevleniyor.
Yıllık yağış miktarının azalması nedeniyle hidroelektrik santrallerinin uzun vadede verimliliğinin azalacağına dikkat çeken nükleer enerji taraftarları, hem oluşacak açığın kapatılması hem de artacak talebin karşılanabilmesi için nükleer teknolojinin en doğru seçim olacağını savunuyor.

TALEP KARŞILANACAK
Nükleer karşıtları ise iddia edildiği gibi Türkiye'nin yakın gelecekte enerji krizi yaşayacağı yönündeki bilginin yanıltıcı olduğunu belirtiyor. Karşıtlara göre, mevcut tedbirlerle 2013 yılında elektrik arzı mevcut talebin üzerinde gerçekleşecek. Bu nedenle nükleer enerji konusunun arztalep ilişkisiyle ilgili yok.
Tüm bu tartışmalara karşın uzmanlar Türkiye gibi nükleer enerjiye geçmeye hazırlanan ülkeleri fazla aceleci davranmamaları konusunda uyarıyor. Ülkelerin aslında uygulayacakları enerji tasarruf tedbirleriyle üretmeyi planladıkları miktardan daha fazlasını kazanabileceklerini belirterek, ancak tüm yollar denendikten sonra nükleer seçeneğine yönenilmesi gerektiğini savunuyor.