kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 19 Ekim 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
NAZLI ILICAK

Altaylı'nın demokratlığı

Çarşamba akşamı Kanaltürk'te Fatih Altaylı'yı dinledim. Emin Çölaşan'ın kitabını anlattığı programa katılmıştı.
Kendisine bir çift sözümüz var. İktidarın, SABAH gazetesine müdahale ettiğini ispat etmek için, benim ismimi de kullanıyor. O da maşallah, Emin ağabeyi gibi gerçekleri çarpıtma üstadı.
Altaylı, "Ben gazeteden ayrıldım, Ilıcak bir hafta sonra SABAH'ta yazmaya başladı" dedi.
Altaylı, 21 Nisan'da ayrıldı. Ben, üç buçuk ay sonra, 3 Ağustos'ta SABAH'ta, yazmaya başladım. Turgay Ciner, zaten, geçici bir süre Takvim'de yazdıktan sonra, beni SABAH'a geçireceği sözünü vermişti. " Demokrasi aşığı "(!) Fatih Altaylı, "Nazlı Ilıcak asker nezdinde akretide değil" propagandasını yaparak SABAH'ta yazmamı engelledi. Nitekim, daha sonra, gerçekten ismimin " akredite olmayan" gazeteciler içinde geçtiğini, Nokta dergisinde yayımlanan bir belgeden öğrenecektim. Altaylı, böyle bir akreditasyon notu bulunduğu bilgisini herkesten önce almış ve patronunu "uyarmıştı".
Altaylı, "Biz sıkı muhalefet yapıyorduk, bu yüzden TMSF el koydu" diye bir iddia da ortaya attı. O günkü gazete arşivleri ortada. Altaylı'nın Teke Tek programları da biliniyor. Karşısına Tayyip Erdoğan'ı alıp, sormadığı, soramadığı sorular, her şey, kamuoyunun gözleri önünde cereyan etti. Tayyip Erdoğan'ın basın danışmanı Akif Beki'ye gazete manşetini danışan ve tartışan, TMSF gazeteye el koyunca soluğu Tayyip Erdoğan'ın uçağında alıp ondan himaye talep eden herhalde ben değildim.
Altaylı demokrasi kahramanlığına soyunmasın. Yakışmıyor.