Eski Yeşilçam filmlerinde olduğu gibi yerli dizilerde de "kaynana" çoğunlukla "kötü karakter" olarak resmedilir. Ancak Binbir Gece'deki Füsun'un kayınvalidesi Nadide Hanım, alışıldık kaynana karakterlerinin tam tersi bir görüntü çiziyor. Gelinine adeta öz kızı gibi davranıyor. Onun tüm aksiliklerine rağmen hoşgörüyle yaklaşıp, onu kazanmaya çalışıyor. İki aşk arasında kalan Ali Kemal'in Füsun'a biçtiği "ikinci kadın" rolüne karşılık, Nadide Hanım her fırsatta gelinini teselli etmeye, korumaya, kollamaya çalışıyor. Oysa Yaprak Dökümü'ndeki Fikret'in kaynanası Cevriye öyle mi? Zavallı Fikret ailesinden uzakta, kocasının yedi sülalesine hizmet etmek için saçını süpürge ederken, eli maşalı ve memnuniyetsiz kaynana Cevriye bizim gariban kıza yapmadığını bırakmıyor. Hele Fikret'in, eski mahallesinden sünnet düğünü için gelen yakınlarıyla sohbeti sırasında Cevriye'nin onlara bir bakışı vardı ki? Bırrr!.. Televizyon eleştirmeni gözüyle bakarsam; her ikisi de "iyi" kaynana... Çünkü bizi gerçekten "iyi" ya da "kötü" olduklarına inandırıyorlar. Öyleyse; iyi kaynana Tomris İnceer'e de, kötü kaynana Güler Ökten'e de kocaman alkışlar...
Yayın tarihi: 10 Ekim 2007, Çarşamba
Web adresi: http://www.sabah.com.tr/2007/10/10/gny/haber,D974B969699643379C9F152C1C237DAA.html
Tüm hakları saklıdır.