kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Ekim 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Günaydın 
YÜKSEL AYTUĞ

Şehitlerimizin kemikleri sızlarken

Pazartesi akşamı Arena'yı izlediniz mi? Çanakkale Boğazı'nın Anadolu yakasındaki Kumkale mevkiinde yaşanan rezaleti? Ben izledim. Burnumun direği sızlayarak... Malum, Gelibolu Yarımadası'nda şehitlikler ve müze var. Öte yanda da dev Çanakkale Şehitleri Abidesi. Ama gelin görün ki, yüzlerce Mehmetçiğin savaş sırasında canını yitirdiği Kumkale mevkiinde bırakın şehitliği, mermeri, taşı ve anıtı, şehitlerimizin kemikleri orta yere saçılmış halde duruyor. Yağmurun sürüklediği aziz şehitlerimizin kemiklerinin üzerinden otomobiller geçiyor. O kemikler sızlamasın da ne yapsın? Aynı gün Güneydoğu'da yitirdiğimiz 15 vatan evladının acısı yüreklerimizi dağlarken, beni ekrana çivileyen o görüntülerden öyle utandım ki... "Yarın" şehit vermemenin yolu, "dünün" şehitlerine "bugün" sahip çıkmaktan geçiyor. Söyleyin a dostlar; kahpe teröre direnmek, eşkıyaya karşı durmak için önce ecdadımızın ruhunu zırh gibi üzerimize kuşanmamız gerekmiyor mu? Dedesinin kemiklerini yol ortasında unutandan, vatanına, milletine hayır gelir mi? Uğur Dündar ve ekibi yine yürek sızlatan bir "ayıbımızı" yüzümüze vurdu. Hem de en "anlamlı" günde... Dün, okurlarımdan yüzlerce tebrik ve teşekkür mesajı aldım. "Bundan daha büyük acı olur mu?" başlığıyla kaleme aldığım, şehitlerimizin acılarının yüreğimizi kavurduğu gün televizyonlardaki aymazlığı ve vurdumduymazlığı eleştiren yazım için... Duyarlı okurlar, "Ellerin dert görmesin" diyorlardı. Ama baktım ki sağda solda "Televizyonlara haksızlık etmeyin" diyenler de var. Neymiş efendim? Yasa bürünmek, PKK'nın amacına hizmet edermiş. Cenaze töreninde gözyaşına boğulan kadın subayın fotoğrafını da mı görmediniz? İnsan, yüreğine kor gibi acı düştüğünde o kadar planlı, programlı olamıyor ne yazık ki arkadaşlar. Ne yapalım yani? 15 yiğidin kanı Gabar Dağı'ndan aşağı süzülürken, "PKK'yı mahcup etmek için" zil takıp oynayalım mı? Benim kalemimden dökülenler "hastalıklı bir koyu milliyetçiliğin" ifadesi değil. Ben yastayım arkadaş... Herkes hasta biliyor.