22 yaşında patron oldu

Medya dünyasının en zengin patronu Rupert Murdoch, 1931 yılında Avusturalya'da doğdu ve Oxford Üniversitesi'nde Felsefe ve Politik Ekonomi eğitimi aldı. Varlıklı babası Keith Murdoch, 1952 yılındaki ölümünden önce, belki oğlu ileride gazeteci olur diye düşünerek News Limited isimli bir yayıncılık şirketinin hisselerini satın almıştı. Zaten Rupert da Oxford'dayken okul dergisi için yazılar yazıyordu; 1953'te, babasının ölümünden bir yıl sonra Oxford'dan Avusturalya'ya dönen Murdoch, hemen News Limited şirketinin başına geçti. Gazete sahibi olarak başladığı yetişkin hayatının daha ilk günlerinden itibaren Murdoch şirketini genişletmeyi istiyor, bunun için de başka gazeteleri nasıl alabileceğini hesaplıyordu. 1956'da Murdoch Avusturalya'nın en popüler televizyon dergisi TV Week'i çıkardı. Avustralya'daki pek çok ufak, yerel gazeteyi aldı ve nihayet 1964'te ülkesinin ilk ulusal gazetesi olan The Australian'ı şirketinin bünyesine kattı. 70'li yılların ortalarında Murdoch artık denizaşırı yatırımlar yapmayı istiyor, bunun için de dikkatini Britanya'ya çevirmeye başlıyordu. Burada önce 8.5 milyon tirajlı dünyanın en çok satan İngilizce gazetesi The News of the World'ü, 1981'de de Britanya'nın en köklü 'kurum'larından London Times'ı aldı. Margaret Thatcher'ı desteklediği bu dönemin sonunda, İşçi Partisi yeniden iktidara gelir gelmez Murdoch desteğini muhafazakâr partiden çekip iktidara yöneltti. Zaten İşçi Partisi'nin başkanı Tony Blair'le olan dostluğu sonraki yıllarda öylesine ilerleyecekti ki, başbakanlığı bıraktıktan sonra ne yapacağı konuşulan Blair'in, Murdoch'un medya danışmanlarından biri olacağı da yazılıp çizilecekti. Medya dünyasına yön veren kararlarıyla tartışılmaz bir dehaya sahip olan Murdoch'un, dünya çapındaki genişleme stratejisi devam ediyor.