kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Temmuz 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
‘Zilli’ grubunun perküsyoncu kızları, Sezen Aksu’nun bundan sonraki konserlerinde de sahneye çıkacak.

Kendime rakip yarattım 'Zilli'ler aldı başını gitti

ASLI ÖRNEK GÜNAYDIN
Sezen Aksu'nun Açıkhava'da verdiği konserlerde müzik yapan kızlardan kurulu 'Zilli' adlı perküsyon topluluğu, "Farklı bir şey yapalım" fikriyle doğmuş! Projenin sanat yönetmeni ve perküsyon ustası Engin Gürkey, 'Zilli' grubunun kısa sürede şöhreti yakaladığını söyledi..
İLİŞKİLİ HABERLER
Kendime rakip yarattım 'Zilli'ler aldı başını gitti
Uzun süredir müzik dünyasının içinde olan perküsyon hocası Engin Gürkey, müzik eğitimine 1976 yılında, İstanbul Belediye Konservatuvarı Vurmalı Çalgılar bölümünde başlamış. Aralarında Sezen Aksu, Nilüfer, MFÖ, Erkan Oğur'un da bulunduğu birçok sanatçıyla çalışan Gürkey, 7 yıldan beri de Beyoğlu Tünel'de açtığı atölyesinde perküsyon dersi veriyor. Ancak pek çok insan Engin Gürkey'i; Sezen Aksu'nun Açıkhava'daki konserinde sahneye çıkardığı 'Zilli' adlı kadın perküsyonistlerin eğitmeni olarak tanıyor. Biz de Gürkey'i 'Zilli'leri konuşmak için stüdyosunda ziyaret ettik. Eşi Şirin Gürkey'in kurduğu topluluğa, müzik direktörü ve sanat yönetmeni olarak destek veren Engin Bey'le hem 20 yıllık kendi müzik serüvenini hem de 'Zilli'nin maceralarını konuştuk.

MÜZİK BABAMIN VASİYETİYDİ

* Müziğe nasıl başladınız? Pek çok sanatçı gibi sanat geçmişiniz çocukluk yıllarına uzanıyor mu? Ben müziğe 6 yaşındayken, rahmetli babamın bana aldığı darbukayla başladım. Babamı çok küçük yaşta kaybettim ama onun vasiyetiyle konservatuvar imtihanına girdim. Son gecesinde babam anneme "Bu oğlanı konservatuvara yollamazsan, iki elim yakanda olur" demişti. Kendisi yetenekli ve iyi bir darbukacıymış ama ailesi müzik eğitimi almasına izin vermemiş. Bana kısmet oldu. Müziğe 8 yaşımda İstanbul Belediye Konservatuvarı'nda başladım. Hala oradayım, hoca olup akademik kariyerimi tamamladım.

* Hocalık serüveniniz atölye çalışmaları dışında da devam ediyor değil mi? Evet. Bu sene İstanbul Teknik Üniversitesi'nin Perküsyon Bölümü kuruldu. İlk defa kurulan bir bölüm ve benim yazdığım müfredatı kabul etti. Bu çok onur verici...

* Peki, büyük ilgi toplayan 'Zilli'ler projesinin doğduğu Beyoğlu'ndaki perküsyon atölyenizi ne zaman açtınız? Burası 2000 yılından beri var. Okullarda yapamadıklarımızı burada vermeye çalışıyoruz. Sadece Türk perküsyonunu değil; Latin Amerika ve Afrika'nın da çalma yöntemlerini anlatıyoruz. Öğrenciler okulda yapamadıklarını burada yapıyor. Ben de burada yetişen gençleri okula kazandırıyorum. Bu atölye herkesin gelebileceği bir hobi kursu ama her şeyden önce ciddi bir eğitim var.

'ZİLLİ' EŞİM ŞİRİN'İN ESERİ

* Şu sıralar herkes 'Zilli' grubundan bahsediyor. Onları nasıl biraraya getirdiniz? Eşim Şirin Gürkey de perküsyon hocası. Bu grup kurulmadan önce benim iki topluluğum vardı. Biri müzik, diğeri perküsyon topluluğu. O grubun içinde de kadınlar vardı. Yıllar geçtikçe aralarından elenenler oldu. Eşim profesyonel eğitmen olunca; 'Ben senle çalamıyorum. Bari bir alternatif proje yapayım!' dedi. Şu an kızların takım kaptanı olan Pınar Demir'le 'Biz de bir şey yapsak' dediler ve ortaya 'Zilli' grubu çıktı. Ben onların sadece müzik direktörü ve sanat yönetmeniyim.

* Yani eşinizin projesine önemli bir destek veriyorsunuz... Evet. Bu proje eşimin projesi. O, 'Zilli'leri çalarak yönetiyor. Onlar biraraya geldi ve şimdi benim repertuvarımı kullanıyorlar. İlk kez Bağdat Caddesi'nde bir kulübün açılışında dikkat çektiler, tesadüfen bir gazetede haberleri çıktı ve patladılar. Ardından ana haber bültenlerinde, 'Cem Özer Şov'da', 'İbo Şov'da ve kadın programlarında çıktılar. Kadın programlarında kadınlar benimsedi. Bu programlarda da 'Bakın perküsyonu siz de çalabilirsiniz. Perküsyon çalmak sadece erkeklerin işi değil!' mesajı verildi. Ben yıllardır sanat perküsyonu üzerine çalışan biriyim. Bizim hiç böyle arayışlarımız olmadı. Bizi bu kadar aramadılar. Ama 'Zilli'leri arıyorlar, çünkü onlar çok popüler. 'Zilli'leri son dönemde en çok dinamize eden şey ise Sezen Aksu konseri oldu.

KONSERLER SÜRECEK

* Sezen Aksu'nun bu kızlar topluluğundan nasıl haberi oldu? Birlikte konsere çıkma teklifi ne zaman yapıldı? Ben yıllardır stüdyo müzisyenliği yapıyorum. Özellikle sahne yaptığım dönemlerde pop müzik de çaldım; MFÖ, Sezen Aksu ile de çalıştım. Direkt beni aradılar. Başta Ozan Doğulu olmak üzere, 'Bu yıl Açıkhava şovlarımızda değişik bir şey yapmak istiyoruz. Sizin kızlar da almış başını gidiyor, bize de yardımcı olmak ister misiniz?' dediler. Ben heyecanlandım, kızlar da Sezen'le çalışmayı çok istedi. Açıkhava'nın başlamasına 3 gün kala provalara başladılar. 4 şarkılık güzel bir şov yaptılar. Hatta bir tanesine Sezen Aksu'nun köpeği Cano da katıldı. İlk gösteri çok başarılıydı. İlk 2 konser için anlaşmışlardı ama sonra Sezen, Açıkhava'daki başka konserlerine de 'Zilli'yi çağırdı. Duyduğum kadarıyla bundan sonraki Açıkhava konserlerine de çağıracakmış. Yani bu yıl beraberler. Sonuç olarak 'Zilli'ler aldı başını gidiyor. 'Kendime rakip yarattım' diyebilirim.