kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 24 Haziran 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Kapağı yanıltmasın bu kitap erotik değil!

BELGİN ÇOBAN
Kitabın adı: 'Benim Kasam Bacak Aram'... Kapağı da bu isme uygun tasarlanmış. Görüntü itibariyle kitap erotik çağrışımlarda bulunsa da, içinde sonu cinayetlere varan bir hikaye sizi bekliyor. Ve bu hikaye isimler ve meslekler haricinde tamamen gerçek!..
Olay Ankara'da geçiyor ve bir miras davasıyla başlıyor. Yengesi Gülcan ile ağabeyi Turan'ın ölümünden sonra, mirasın evlatlık Gonca'ya kalmasını hazmedemeyen Erdoğan bir miras davası açıyor. Davayı alan avukat Murat, düğümleri bir bir çözerken pek çok hayatın parçalanmasına tanık oluyor. Çok zengin olan Gülcan'ın aslında bir genelev patroniçesi olduğunun ortaya çıkması, evlatlığı Gonca'nın eşi olan Ankara Belediye Başkanı'nı da zora sokuyor. Çünkü Başkan Ankara'daki genelevleri kapatmak yerine şehir dışına çıkarmaya çalışıyor. Belediye Başkanı, kayınvalidesinin gerçek işini bilmediği için büyük yıkıma uğruyor. Bu arada olayların perde arkasını kamuya duyuran bir de gazeteci İpek var. Ve bu gazeteci gerçek annesinin kimliğini öğrendiğinde onun da hayatı allak bullak oluyor...

10 YIL ÖNCE ANKARA'DA

Kitabın yazarı: Pınar Sarp... Avukat annesinin başından geçen hikayeyi kurgulayıp 'Benim Kasam Bacak Aram' ismiyle GOA Yayınları'ndan çıkaran Sarp, "Hayatımın 5-6 yılı bu davayla geçmişti. Annem Almanya'daki müvekkiliyle hala görüşüyor" diyor.

* Bu hikayeyi yazmaya nasıl karar verdiniz? Bu, annemin müvekkillerinden birinin yaşamı. Annem davaya kendini çok verdi, bana sürekli 'Niye bu hikayeyi yazmıyorsun?' diyordu. Ben de istemiyorum, 'Bana göre bir şey değil!' diyordum. Sonunda ısrarlarına dayanamadım, yazmaya başladım ve yedi ayda bitirdim. Annem her satırında yanımda oturdu.

* Kaç yaşında anneniz? 67 yaşında.

* Hikaye gerçek olamayacak kadar ilginç. Mekan Ankara mı? Evet, Ankara'da geçiyor. Genelev Ankara'da, mekan doğrudur ama uzantıları sanılanın çok üstünde. Kadının geniş mal varlığı var; İstanbul'la, İzmir'le bağlantısı var, oraları yazmadım.

* Ne zaman yaşanıyor? Tarih vermek istemiyorum, 10 yıl önce yaşandı diyelim.

PATRONİÇE ÇOK GÜZELDİ

* Ama 'bu gerçek bir hikaye, sadece kişilerin meslekleri ve isimleri değiştirilmiştir' diye de bir ibare var kitapta... Evet doğru..

* Mesela belediye başkanı? O kurgu.

* Bakanlıkta bir memur, belediye başkanı olarak mı değiştirildi? Biraz daha üst düzeyde. Bakanlık olmayabilir ama kamuda belli noktalarda.

* Gazeteci kadın? Hayır, o da kurgu. Karakterlerin belediye başkanı olması, gazeteci olması kurguyu güzelleştireceği ve ilgi çekeceği içindir. Cinayet kısmı gerçektir.

* Peki genelev patroniçesi? Gerçektir, anlattığım kadar güzeldi, olağanüstü bir kadındı gerçekten. Miras davası, genelev kısmı . mezar açılmasına kadar gidildi. Sonunda avukat, yani annem feragat etti davadan. Çünkü öyle dallanıp budaklandı ki, hayatlar yıkıldı. Ha bir belediye başkanının hayatı yıkılmış, ha bir belediye işçisinin, ne fark eder! Bu hayatlar tarumar oldu.

BELKİ YARALARI DEŞERİM


* Olay gazetelere yansıdı mı? Zannetmiyorum ama yaşandığı toplum içinde mutlaka tanınıyor, biliniyorlardı. En azından iş çevrelerinde biliniyorlardı. Yani çok ünlü olmaları da gerekmiyor.

* Kişiler hala hayattalar mı? Çok uzun süredir ilgilenmiyorum ama yaşıyorlardır herhalde.

* En azından genelev patroniçesinin kızı yaşıyor, avukat yani anneniz yaşıyor, belediye başkanı görünümündeki kahraman da yaşıyor. Kitabı okuduklarında, bir tepkiyle karşılaşır mısınız sizce? Kitapta onları aşağılayacak bir şey yazmadım; onların yaşadıklarını yazdım. Belki hatırlamaktan dolayı üzülebilirler, acı çekebilirler. Dava ne durumda şimdi bilmiyorum, vereseler dava açma haklarına sahiplermiş hukuken. Buradaki kadının öz kızı, deneyebilir bunu. Ama denemesi için de gene bu yollardan geçecek; paralar yatırılacak, mezar açılacak. Bu insanlar yaşıyorlarsa, belki sadece yaralarını deşmiş olacağım.