Akılla anlamak yerine sezginizle hissetmeye çalışın

* Kadınlar ne kendilerini ne de erkekleri anlamaya çalışırlar. Ancak kıpraşan bir floresan psikolojisini sonuna kadar hisseder ve yaşarlar. Onlar, sizi ya da kendilerini anlamaya çalışmayacakları için sizin bunu yapmanızı beklerler. 'Dağları delmekle' sorumlu olan erkek tarafıdır.

* Kadınları anlamaya çaba sarf etmemekte özgürsünüz ama bunu onlara belli etmeyin. Onları dinleyin, hem de iyi dinleyin. Birilerinin onları dinlediğini bilmek kadınlara büyük bir mutluluk verir ve muhtemelen sizi hep yanlarında isterler. Ancak bu size onları tavlama, elde tutma ve terk etme konusunda bir garanti vermez.

* İyi dinleyin ve gerekirse yalnız kaldığında onun söylediklerini küçük bir deftere not alın. Ara sıra da bu notlara çalışın çünkü ileride, fi tarihinde anlatmış olduğu bir hikayeyi size yeniden sorabilir. Muhtemelen hatırlamayacağınız için başınız güven konusunda derde girebilir.

* Kadınları anlamak istiyorsanız empatik olmalı, abartmadan arada bir kadın gözünüzü açmalısınız. Nedir empati? Karşınızdaki insan gibi düşünebilme ve hissedebilme yeteneğidir. Kadın gözüyle bakmayı deneyin bir sefer de! O yaşa kadar bir kadının başından geçenlerin sizin başınızdan geçtiğini düşünün: Hava kararınca evde olma zorunluluğu, komşu oğlanlara fazla sokulmama tabusu, akşam bir caddede yürürken durmadan korna çalan ve hatta yanda duruveren arabalar, aşık olduğunuz ve size aşık olduğunu söyleyen kişinin birlikte olunan gecenin ardından arayıp sormayan vur-kaç gerillası çıkması... Empatik olun ve bunlar sizin başınıza gelseydi karşı cinse ne kadar güvenirdiniz onu düşünün.

* Ve tüm önerilerin en önemlisi: Kadınları birer makineymiş gibi mantığınızla anlamayı ve çalıştırmayı denemeyin. Kadınları akılla anlamaya çalışmak yerine, ancak ve ancak sezgilerinizle hissedebilirsiniz. Akıl ve anlama, siz onları sezmeye başladıktan sonra devreye girerse faydalıdır.