Koç Holding Migros’u gözden çıkardı

Koç Holding CEO'su Bülent Bulgurlu, Koç Holdin'in inümüzdeki dönemde dayanıklı tüketim, otomotiv, finansal hizmetler ve enerji olmak üzere dört ana sektörde yoğunlaşacağını söyledi.

Bulgurlu, Migros'un satışı ile ilgili olarak ise, "JP Morgan'ı Migros şirketiyle ilgili satış dahil her türlü stratejik alternatifi değerlendirmek için görevlendirdik" dedi.

Bülent Bulgurlu, Koç Grubu basın bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin sürdürülebilir büyüme ve istikrar yönünde ilerleyeceğini öngördüklerini ve buna inandıklarını belirterek, bu senaryoyu esas alarak yeni stratejik plan oluşturduklarını, yeni iddialı birçok hedef koyduklarını kaydetti.

"CİROMUZ 5 YILDA 5.5 KATINA ÇIKTI"

Hızlı ve karlı büyüme ile dünyanın ve Avrupa'nın önde gelen şirketlerinden biri olmayı hedeflediklerini belirten Bulgurlu, yeni hedeflerini ve prensipleri şöyle aktardı:

"Rekabet gücüne sahip olduğumuz ve tüketiciye yakın olan sektörlere odaklanmak. Ciromuzun en az yüzde 50'sini yurtdışından elde etmek, faaliyet gösterdiğimiz alanlarda lider olmak, marka ve teknoloji gücümüzü artırmaktır. Türkiye beklediğimiz yönde gelişme sergiledi ve buna bağlı olarak bazı fırsatlar öngördüğümüzden daha kısa sürede karşımıza çıktı. Biz de bu fırsatları değerlendirdik ve hızlı, karlı büyümeyi gerçekleştirebildik. Ciromuz 5 yılda 5.5 katına çıkararak 34.5 milyar dolara ulaştı. 2002 yılında 244 milyon dolar olan faaliyet karımız 8.5 kat artarak 2 milyar doları aştı. 2006 yılında net karımız 392 milyon dolara ulaştı. Ulaştığımız bu büyüklüklerle dünyanın ilk 200, Avrupa'nın ilk 50 şirketi arasına girdik. Tüpraş, Yapı Kredi, Tansaş gibi önemli satın almalar gerçekleştirdik. Birçok şirketimizden de çıktık."

"4 ANA SEKTÖRE ODAKLANACAĞIZ"

Bulgurlu, Koç topluluğunun bulunduğu noktadan daha ileriye gidebilmesi için dünya ölçeğinde rekabet edebilir hale gelmesi gerektiğini ifade ederek, büyüme ve karlılığın sürdürülebilir olması için stratejik planları yeniden gözden geçirdiklerini kaydetti.

Bulgurlu, dört ana sektöre odaklanmaya karar verdiklerini, bunların dayanıklı tüketim, otomotiv, finansal hizmetler ve enerji sektörleri olduğunu bildirdi. Bulgurlu, "Topluluğumuz en büyük iş birimleri bu 4 ana sektörde bulunmaktadır.

Koç Holding 2006 büyüklükleri içinde konsolide cirosunun yüzde 87'sini, yurtdışı gelirlerinin yüzde 90'nı, faaliyet karının yüzde 91'ini, faiz, amortisman, vergi öncesi karın yüzde 89'unu, yatırım harcamalarının yüzde 88'i bu iş birimlerimiz tarafından sağlanmıştır.

Bu dört sektör son 5 yılda ciro büyümemiz içinde yüzde 88'lik paya sahip olmuştur. Almış olduğumuz karar portföy yapısında büyük bir değişiklik değil, bu yapı içerisinde büyük paya sahip sektörlere daha fazla odaklanmak anlamına geliyor" diye konuştu.

MİGROS'UN SATIŞI İÇİN JP MORGAN DEVREDE

Daha odaklı bir yapıya geçme kararı çerçevesinde gerçek anlamlı küresel şirket olmak haline gelmek olduğunu söyleyen Bulgurlu, stratejik kararlar doğrultusunda gıdaya dönük perakende işini de ayrı bir gözle değerlendireceklerini belirtti.

Bu amaçla JP Morgan'ı Migros şirketiyle ilgili satış dahil her türlü stratejik alternatifi değerlendirmek için görevlendirdiklerini kaydeden Bulgurlu, "Migros sektörün Türkiye'de tartışılmaz lideridir.

Yurtdışında Ramstrore markasıyla önemli büyüklüğe sahiptir, hızla büyümeye ve yaygınlaşmaya devam etmektedir. Tanlaş alımının yanı sıra organik büyümesini sürdürmektedir. 2007'nin ilk üç ayında satışlarını geçen yılın aynı dönemine göre artırmıştır. Faaliyet karı yüzde 17, net dönem karı ise yüzde 69 artmıştır" dedi.

RAMENKA HİSSELERİNİN SATIMI DA GÜNDEME GELECEK

Bulgurlu, gazetecilerin soruları üzerine Ramenka'nın Migros'un yüzde 50 ortak olduğu bir şirket olduğunu, yurtdışında Rusya ağırlıklı olarak faaliyet gösterdiğini belirterek, "Migros'un satışıyla yüzde Ramenka'da var olan Migros hisselerinin satımı da gündeme gelecektir.

Bizim yaptığımız çalışma son derece şeffaf ve herkese her yönden katılımcılık sağlayacak bir çalışma olacaktır. Arzu edenler eğer satın alma noktasına gelirsek, Ramenka'ya ayrı veya bizim Ramenka'daki hisselerimize ayrı veya Migros'un tümüne ayrı teklif verebilecekler. Sonradan değerlendirmeye alacağız" dedi.

Migros'un hisse satışına ilişkin kararın çok talep olmasıyla bağlantılı olup olmadığına yönelik bir soru üzerine Bulgurlu, her hangi bir çalışma yapmadan günü birlik karar vermediklerini, stratejik bir çalışma yaptıklarını, içinde bulunulan sektörleri teker teker değerlendirdiklerini, ileriye dönük sinerjileri ve faydaları, katkıları gözden geçirerek satış kararını verdiklerini bildirdi.

"DUYMADIĞINIZ İSİMLER DE KARŞIMIZA ÇIKABİLİR"

Migros'a taliplerin çok olduğunun hatırlatılması Bulgurlu, satışın alıcılar tarafından büyük ilgi çektiğini, birçok isimden bahsedildiğini vurgulayarak, satış sürecinin bugün itibariyle başlatıldığını, satış sürecine ilişkin JP Morgan'ı görevlendirdiklerini, bu çalışmaları yapıp kendilerine getireceğini kaydetti. Bulgurlu, "İsim konusunda vereceğimiz çok önemli bilgi yok, bu isimler sadece burası için değil, yurtdışı faaliyetlerimiz içinde olacaktır. Hiç alışmamış, duymamış olduğumuz isimlerde karşımıza ileride çıkabilir" dedi.

SATIŞ GELİRİ NAKİT AKIŞI İÇİNE GİRECEK

Migros'un satışından elde edilecek gelirin nakit akışın içine gireceğini dile getiren Bulgur, küresel büyüme çerçevesinde ortaya çıkacak satın almalara da kullanabileceklerini söyledi. Bulgurlu, "Bizim Tansas ve diğer satın almalarla ilgili borçlanmamız orta ve uzun vadeli borçlardır. Her hangi bir satışa hiçbir şekilde ihtiyaç duymadan nakit akışı içinde ödenmesi söz konusudur. Elde edilecek yeni kaynaklar stratejilerimizin gelişmesi için kullanılacaktır" dedi.

MİGROS'TAN ELDE EDİLECEK KAYNAK FAYDA GETİRECEK

"Migros'u neden satıyorsunuz?" sorusu üzerine de Bülent Bulgurlu, şöyle konuştu:

"Her şirket belirli bir süre sonra belirli büyüklüğe gelir. Sağlayacağı fayda da elde edilmiştir, bundan sonraki aşamaya baktığınız zaman başka ana iş kollarında elde ettiğiniz fayda ile mukayese ettiğiniz de geri planda kalabilir. Stratejik ve ana sektörlerimiz belirlendiğine göre, bu sektörde elde edeceğimiz faydanın daha büyük olacağına, buradaki büyümenin daha isabetli olacağına inanıyoruz. Buralardaki büyümenin daha isabetli olacağına inanıyoruz. Diğer sektörler arasında bir birine sinerji sağlayacağına inanıyoruz. Migros'tan çıkarak elde edeceğimiz kaynağın daha fayda getireceğine inanıyoruz."

SATIŞ SÜRECİ 6-9 AYDA TAMAMLANABİLİR

Migros'un satış sürecinin karmaşık bir yapı olduğunu, Mİgros'un iştiraki olan Enka şirketine ve diğer konulara bakımından alıcı açısından detaylı çalışma gerektiren işlemler olduğunu söyleyen Bulgurlu, Migros'un satış sürecine ilişkin aracı banka olan JP Morgan'ın verdiği tahminin 6 ile 9 ay arasında değiştiğini öngördüğünü söyledi.

CİRO KAYBI YÜZDE 10 SEVİYESİNDE

Migros satışı ile ilgili ciro kaybının yüzde 10 seviyesinde olacağını, bunu da önümüzdeki 1.5 yıl içinde sadece organik büyüme ile telafi edeceklerine inandıklarını kaydeden Bulgurlu, "İlk 200 ve Avrupa'nın 50 şirketi konumu tekrar iki sene içinde geri gelecektir.

Ciro büyümesi değil, karlı büyüme modeli üzerine odaklanmışızdır. Büyümemiz sadece ciroda değil, karlılıkta da belirli şekilde algılanacaktır.

ELEKTRİK ENERJİSİ SEKTÖRÜNE GİREBİLİRİZ

Bülent Bulgurlu, elektrik enerjisine yönelik olarak projelerinin sorulması üzerine de, Aygaz ve yakıt dağıtım hizmetlerinin yanı sıra rafinerinin bunları tamamlayıcı bir bütünlük kazandırdığını kaydederek, enerjinin seçtikleri ana sektörlerden bir tanesi olduğunu ifade etti. Bulgurlu, elektrik enerjisi sektörüne proje çıkması durumunda gireceklerini söyledi.

YENİ MARKA YERİNE GÜÇLÜ MARKALAR KULLANILACAK

Koç Topluluğunun otomotivde bir Türk markası planı olup olmadığına yönelik soru üzerine Bulgurlu, dünya bazında en yaygın şirketlerinin Arçelik olduğunu belirterek, "Marka küresel pazarda başarının en büyük sırrı ve değeri. Bir markaya yatırım yapıp geliştirebilmek uzun zaman alan ve çok pahalı bir prosestir. Kabul edilmiş güçlü bir markamız varken, başka bir marka yatırımına girmek bizler için zaman kaybedici, ilave maliyet yaratıcı bir unsur olarak karşımıza çıkıyor.

Bunun sonucu da her zaman başarı anlamına gelmiyor" dedi. Koreli şirketlerin uzun zamandır, çok büyük yatırımlar yaptıktan sonra marka tanınırlılığı ve gücü olarak belirli yerler kazandıklarını belirten bulgurlu, "Bizim kaybedecek o kadar uzun senelerimiz yok. En güçlü markalarımız neyse, o markalar kullanılacaktır" diye konuştu.

Dayanıklı tüketimde uluslar arası kullandıkları markanın Beko olduğunu ve önemli bir yeri olduğunu ifade ederek, BEko'nun önümüzdeki iki yıl içinde ilk on içinde en çok tanınılır marka haline getirmenin hedef olduğunu, bunun hedefledikleri tarihten öncede gerçekleşeceğini söyledi. Bulgurlu, ilerideki tarihlerde, büyük şirketlerin ve markaların satın alınmasıyla küresel pazara hakim olmanın gündeme gelebileceğini kaydetti.

PETKİM DOSYASINI İNCELİYORUZ

Koç Topluluğunun Petkim ilahesine girip girmeyeceğine ilişkin soruyu da yanıtlayan Bulgurlu, Petkim'in petro kimya alanında faaliyet gösterdiğini, enerjiyle çok büyük bağlantısının olmadığını, rafineri ile yakından ilişkili olduğunu söyledi.

Bulgurlu, Tüpraş'ın bu konunun dışında kalmasının söz konusu olamayacağını belirterek, dosyayı aldıklarını ve incelediklerini ifade ederek, faaliyetleriyle tam örtüşmediğini ama incelemeye devam ettiklerini kaydetti.

Bulgurlu, "Bizim ana iş kollarımızdan bir tanesi değil, tek ilgisi rafineri hizmetleriyle hizmetleriyle örtüşmesinden kaynaklanıyor. Ne kadar fayda getirir getirmez onun çalışması yapılıyor. Katılıp katılmama çalışma sonucunda ortaya çıkacak" diye konuştu.

Güney Kore'den AB'ye televizyon satışına imkan sağlayacak anlaşmaya ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Bulgurlu, Avrupa piyasasının Türkiye televizyon üreticileri açısından önemli bir Pazar olduğunu, Türk üreticileri Avrupa pazarının yüzde 50 civarında pay aldığını, anlaşmanın bunu etkileyeceğini belirtti.

Bu konuda neler yapılabileceğine ilişkin çalışmalar yaptıklarını belirten Bulgurlu, yasalaşmadan müdahale etme imkanı varsa, gerekli mercilere bunu bildireceklerini kaydetti.

KOÇ TOPLULUĞU TÜRKİYE'NİN GELECEĞİNE İNANIYOR

"Seçim sonrasına ilişkin senaryo hazırlıkları yapıyor musunuz?" sorusunu da yanıtlayan Bülent Bulgurlu, Koç Topluluğunun birkaç senaryosunun ve A, B, C şıkkı diye bir şeyi olmadığını belirterek, Türkiye'ye ve Türkiye'nin geleceğine gönülden inandıklarını ifade etti.

Türkiye'nin bir büyüme sürecine girdiğini, bunun da böyle devam edeceğine inandıklarını dile getiren Bulgurlu, "Kendimizi 2001 krizi sonrasında bu esasa göre yönlendirdik. Bu yönlendirme daha da güçlendirilmiş olarak devam ediyor.

Hangi hükümet gelirse gelsin büyüme hızları, Türkiye'deki istikrar ve istikrarın değiştirmeden devam edeceği, büyüme hızını yüzde 5 ile 7 arasında sabit tutacağını, AB'ye gereken önemi vereceğini, görüşmelerin eskisi gibi ciddiyetle ele alınacağına inanıyoruz. Bütün kurduğumuz senaryo bunun üzerinedir, ikinci farklı senaryomuz yoktur" diye konuştu.
Bulgurlu, Tüpraş'ı satın alan Enerji Yatırımları Anonim Şirketi'nin birleştirilmesinin ise hiçbir şekilde gündeme gelmediğini bildirdi.

(ANKA)